Examples of using "Percento" in a sentence and their turkish translations:
Ben yüzde yüz katılıyorum.
İndirme yüzde 99'da başarısız oldu.
Bu konuda yüzde yüz ikna olmuş değilim.
girişim fonunun sadece yüzde 2'sini alıyorlar.
Ama geleceğimizin ise yüzde 100'ü onlar.
Yetişkin Amerikalıların yüzde altmış dokuzu fazla kiloludur.
Tom yüzde yüz benimle aynı fikirde.
Fiyatlar yüzde 20 ila 40 oranında azalmıştır.
ekonomik büyümemiz yüzde dokuz oranında zirve yapmıştı.
Erkekler ise yüzde 90'ında doruğa ulaşıyorlar.
Yerel Amerikan hapishanelerindeki kişilerin %75'i
müvekillerin yüzde 99'u mahkemeye geri dönüyorlar,
Son on yılda fiyatlar yüzde elli arttı.
Guyana nüfusunun yaklaşık yüzde yedisi Müslümandır.
İngiliz halkının yüzde yetmişi ikinci bir dil kullanmaz.
Britanyalı kadınların yüzde elli ikisi çikolatayı sekse tercih ediyor.
Onlardan 3000 tane almayı kabul edersen, sana %3 indirim yaparız.
%80'nin yetim olmaması gerçeğine rağmen.
Tom, liste fiyatından yüzde otuz daha ucuza bir bilgisayar aldı.
Ne kadar dayanıklı olduğundan yüzde 100 emin değilim. Ne süredir orada olduğundan da.