Examples of using "Pelo" in a sentence and their turkish translations:
Ucu ucunaydı!
Tom kıl payı kaçtı.
O zar zor kaçmayı başardı.
Bu bence bir kedigil tüyü.
Bu kurt kürkü.
O kedinin güzel bir kürkü var.
Tüy! Şuradaki dala takılmış.
Ama büyük kedilerin kürklerinde nadiren koku bulunur.
- Tilki derisini kaybeder ama hilekarlığını değil.
- Can çıkar, huy çıkmaz.
Kedimizin kürkü parlaklığını kaybetti.
Bir kamyon tarafından ezilmekten kıl payı kurtuldum.
Onlara göre bir kaplan asla çizgilerini değiştirmez.