Examples of using "Ottenne" in a sentence and their turkish translations:
Saçını süpürge etti, bir teşekkür bile görmedi.
O, işi almadı.
O, işi almadı.
O, birincilik ödülü aldı.
Tom istediği şeye sahip.
Tom istediği işi aldı.
Tom cazip bir fiyat aldı.
O, parayı hileyle aldı.
Tom burs aldı.
Onun işe girdiği yılı hatırlıyorum.
Cezayir 1962'de Fransa'dan bağımsızlığını kazandı.
Tom sirkte bir iş buldu.
O bir hile ile parayı ondan aldı.
Hindistan İngiltere'den bağımsızlığını 1947 yılında kazandı.
Arnavutluk 1912'de Osmanlı Devleti'nden bağımsızlığını kazandı.
- Jane albüm kontratı aldığında çok mutluydu.
- Jane albüm kontratı aldığında sevinçliydi.