Translation of "Nere" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Nere" in a sentence and their turkish translations:

- Guarda quelle nuvole nere.
- Guardate quelle nuvole nere.
- Guardi quelle nuvole nere.

Şu siyah bulutlara bak.

- Mi piacciono le scarpe nere.
- A me piacciono le scarpe nere.

Siyah ayakkabıları severim.

- Hanno iniziato a spuntare delle nuvole nere.
- Hanno cominciato a spuntare delle nuvole nere.
- Iniziarono a spuntare delle nuvole nere.
- Cominciarono a spuntare delle nuvole nere.

Siyah bulutlar ortaya çıkmaya başladı.

- Voglio delle scarpe marroni, non nere.
- Io voglio delle scarpe marroni, non nere.

Ben kahverengi ayakkabıları istiyorum, siyah olanları değil.

Le comunità nere sono state attaccate,

Siyahi toplumlar saldırı altında,

Abbiamo visto che le comunità nere

Biz görüyoruz ki siyahi toplumlar

Tra comunità nere e forze dell'ordine,

bir kuşak çatışması anıyla uğraşmıyoruz.

Le lavagne non sono sempre nere.

Yazı Tahtaları her zaman siyah değildir.

Hanno ucciso persone nere attraverso il COVID.

bütün yollarıyla hem görmekte hem yaşamaktayız.

Soprattutto nelle donne nere malate di cancro.

özellikle siyahi kadınlarda kanserde.

Le galline nere depongono delle uova bianche.

Siyah tavuklar beyaz yumurtalar yumurtlar.

- Tom ha comprato un paio di scarpe di pelle nere.
- Tom comprò un paio di scarpe di pelle nere.

Tom bir çift siyah deri ayakkabı satın aldı.

Ha comprato un paio di scarpe nere ieri.

Dün bir çift siyah ayakkabı aldı.

Questi sono i debiti non pagati alle comunità nere

Bunlar çalıntı iş gücü için, siyahi topluma borçlu olunan

- Le cose non sono mai in bianco e nero.
- Le cose non sono mai nere e bianche.

- Hiçbir şey siyah beyaz değildir.
- İşler hiçbir zaman siyah beyaz değildir.

- Quanto costano questi pantaloni neri e queste camicie rosse?
- Quanto costano queste mutandine nere e queste camicie rosse?

- Bu siyah pantolonlar ve bu kırmızı gömlekler ne kadar?
- Bu siyah pantolonların ve bu kırmızı gömleklerin fiyatı ne kadar?