Examples of using "Inventore" in a sentence and their turkish translations:
Hepimiz Thomas Edison'a büyük bir mucit gözüyle bakarız.
Bir mucit, girişimci, sosyal yenilikçi olarak başladım.
Benjamin Franklin, Amerikalı bir devlet adamı ve mucitti.
Fahrenheit, termometreyi bulan Alman bir mucittir. Aynı zamanda onun ismi bir sıcaklık birimine verilmiştir.