Examples of using "Fosse" in a sentence and their turkish translations:
Onun uygunsuz olduğunu düşündüm.
Bunun yanlış olduğunu düşünüyorum.
Onun sahte olduğunu düşündüm.
Onun korkunç olduğunu düşündüm.
Onun masum olduğunu düşündüm.
Ben onun Tom olduğunu düşündüm.
Ben onun dürüst olduğunu düşündüm.
Onun çılgınca olduğunu düşündüm.
Onun doğru olduğunu düşündüm.
- Bunun eğlenceli olduğunu düşünüyor musun?
- Bunun komik olduğunu düşünüyor musun?
Ben onun senin arkadaşın olduğunu düşünmüştüm.
Keşke o doğru olsa.
- Ben onun doğru olduğunu düşündüm.
- Ben bunun gerçek olduğunu zannediyordum.
Onun başka bir şey olduğunu düşündüm.
Ben onun kim olduğunu sordum.
Onun korkunç olduğunu düşündüm.
Ben bunun şok edici olduğunu düşündüm.
Bunun mümkün olduğunu düşündüm.
Ben onun aptal olduğunu düşündüm.
Onun o olduğunu düşündüm.
Onun o olduğunu düşündüm.
Onun hasta olduğunu düşündüm.
Onun sevimli olduğunu düşündüm.
Onun zengin olduğunu düşündüm.
Ben onun hasta olduğunu düşündüm.
Bunun tuhaf olduğunu düşündüm.
- Ben bunun aptalca olduğunu düşünüyorum.
- Bunun aptalca olduğunu düşünüyorum.
Bunun acıklı olduğunu düşündüm.
O, bunun aptalca olduğunu düşündü.
Onun iyi gittiğini düşündüm.
Onun Tom olduğundan emin misin?
Onun olduğundan emin misin?
Onun iyi olduğunu düşündüm.
Bunun açık olduğunu düşündüm.
- Onun mükemmel olmasını istedik.
- Onun mükemmel olmasını istiyorduk.
Sanırım o kızgındı.
Ben onun dürüst olduğunu düşündüm.
Onun bir köpek olduğunu düşündüm.
Onun bir kadın olduğunu düşündüm.
Ben onun bir tesadüf olduğunu düşündüm.
Tom'un kaybolduğunu sandım.
Bunun mümkün olabileceğini düşünmemiştim bile.
Tom'un depresyonda olduğunu düşünüyor musun?
Tom'un sarhoş olduğunu düşünüyor musun?
Sana bir şey olduğunu düşündüm.
Onun burada olduğunu düşündüm.
Meselenin bu olduğunu düşünmüştüm.
Bunun mükemmel olduğunu düşündüm.
Keşke o bugün olsa.
Bunun yararlı olduğunu düşünüyorum.
Tom onun eğlenceli olduğunu düşündü.
Onun kasıtlı olduğunu düşünüyorum.
Onun olağanüstü olduğunu düşündüm.
Ben onun mümkün olduğunu bilmiyordum.
Onun ne olduğunu bilmiyordum.
Bunun gerçek olduğunu düşünmedim.
Onun mutlu olmasını istiyorum.
Onun mutlu olmasını istiyorum.
Onun arkadaşım olduğunu düşündüm.
Onun kızgın olduğuna inanıyorum.
Tom onun zor olduğunu düşündü.
Onun o olduğundan eminim.
Onun o olduğundan eminim.
O hastalanmış gibi görünüyordu.
Keşke bu bitse.
Bence Tom buradaydı.
Şans olduğunu düşünmüştüm
Onun doğru olduğunu sanmıştım.
Pazartesi olduğunu düşünüyordum.
Ben onun kızgın olduğunu düşündüm.
Korkmuş gibi davrandı.
- Hayalet olduğuna emin misin?
- Onun bir hayalet olduğuna emin misin?
Öğretmen hayal kırıklığına uğramış gibi görünüyor.
Tom onun garip olduğunu düşündü.
Tom'un farklı olduğunu düşünmüştüm.
Tom bunun aptalca olduğunu düşündü.
Onun bittiğini bilmiyordum.
O çok geç olduğundan şüphelendi.
Onun hasta olduğunundan haberim yoktu.
Bunun doğru olduğuna inanmak istiyorum.
Onun heyecan verici bir hikaye olduğunu düşündüm.
Ya bir şey ters giderse?
Ben onun bir doktor olduğuna inanıyordum.
Sen onun ne kadar da mutlu olduğunu hayal edemezsin.
Tom'un arkadaşın olduğunu düşündüm.
İnsanlar onun öldüğünü düşündüler.
O bunun bir sürpriz olmasını istedi.
Tom'un değiştiğini düşündüm.
Bunun iyi bir fikir olduğunu düşündüm.
Bunun bir telefon şakası olduğunu sandım.
Tom'un Kanadalı olduğunu düşündüm.
- Tom'un suçlu olduğunu düşündüm.
- Tom'un suçlu olduğunu düşünüyordum.
Tom'un can sıkıcı olduğunu düşündüm.
Tom onun ne olduğunu merak etti.
Mary'nin şirin olduğunu düşündüm.
Sanırım o çok komikti.
Onun ne olduğunu merak ediyordum.