Translation of "Eppure" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Eppure" in a sentence and their turkish translations:

Eppure, in pieno 2018,

ve şu an 2018 yılındayız.

Eppure, il massacro va avanti.

Yine de katliam devam ediyor.

Eppure, lo stipendio dell'AD cresce costantemente.

Bu sırada CEO’ların kazançları sürekli olarak artıyor.

Eppure quelle attività ci sono invisibili.

Ancak bunların çoğu bizlerin görebildiği olaylar değil.

Eppure teniamo sempre l'occhio su quella fiamma.

Yine de her zaman aleve bakarız.

Eppure la zona mesopelagica è praticamente inesplorata.

Ancak alacakaranlık bölgesi neredeyse araştırılmıyor.

Eppure, l’America accusa una certa dipendenza all’incarcerazione.

Yine de Amerika hapsetme bağımlısı.

Eppure, è sempre vero anche il contrario.

Ne var ki aksi de her zaman doğrudur.

Eppure, sempre di più, siamo arrivati a capire

Ve hâlâ günden güne anlıyoruz ki

Cioè, non sarebbe stato possibile, eppure è accaduto.

Demek istediğim bu asla olmayacak bir hikâyeydi ama yine de başardı.

Eppure sono ancora qui, alla vostra guida come conquistatori

Yine de fatih olarak seni hala yönlendiriyorum

Eppure, gli agenti di frontiera la trattennero altri tre mesi,

ama göç idaresi yetkilileri onu yine de biz tahliye emri alana

eppure Soult marciò verso nord con 20.000 uomini, catturando Badajoz ... ma si ritirò quando ricevette la notizia

ancak Soult 20.000 adamla kuzeye yürüdü ve Badajoz'u ele geçirdi… ancak Barrosa yakınlarında bir düşman inişinin

Eppure è stato uno dei pochi marescialli che Napoleon poteva fidarsi di un comando ampio e indipendente

o Napolyon büyük, bağımsız bir komuta güvenebilirdi

La Prima Guerra Mondiale dura da appena cinque mesi eppure già un milione di soldati sono caduti.

1.Dünya Savaşı başlayalı 5 ay olmasına rağmen tüm ordulardan 1 milyon asker kayıp verildi.