Examples of using "Dovevi" in a sentence and their turkish translations:
Onu yapmak zorunda olduğunu biliyorum.
Bunu Pazartesi'den önce yapman gerekiyordu.
Yapmak zorunda olduğun şeyi yaptın.
Hazır olman gerekiyordu.
- Sen giyinmek zorunda değildin.
- Giyinmek zorunda değildin.
- Giyinmek zorunda değildiniz.
Ne kadar içmek zorunda kaldın?
- Sormak zorunda değildin.
- Sormak zorunda değildiniz.
Yalan söylemek zorunda değildin.
Onu yapmak zorunda değildin.
Bebeğe bakman gerekiyordu.
Acele etmene gerek yoktu.
Evet demene gerek yoktu.
Kitabı almana gerek yoktu.
O kadar erken gelmek zorunda değildin.
Sen bu kadar erken çıkmak zorunda değildin.
Dün öğleden sonra Tom'la birlikte olman gerekiyordu.
Düne kadar bunu bitirtmen gerekiyordu.
2.30'a kadar orada olmanız gerekiyordu.
2.30'a kadar burada olmanız gerekiyordu.
Yanına bir şemsiye almana gerek yoktu.
Beni çağırmanıza gerek yoktu.
Erkek ya da kız kardeşlerinle bir yatak odasını paylaşmak zorunda kaldın mı?
Bu kadar erken gelmene gerek yoktu.