Translation of "Cucciolo" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Cucciolo" in a sentence and their turkish translations:

- Sto comprando un cucciolo.
- Io sto comprando un cucciolo.

Bir yavru köpek satın alıyorum.

Il cucciolo mancante.

Kayıp yavru.

- Voglio un cucciolo di tigre.
- Io voglio un cucciolo di tigre.

Ben bir evcil kaplan istiyorum.

- Voglio un cucciolo per Natale.
- Io voglio un cucciolo per Natale.

Noel için bir köpek yavrusu istiyorum.

Il cucciolo vuole dormire.

Küçük köpek uyumak istiyor.

- Tom ha ricevuto un cucciolo per Natale.
- Tom ricevette un cucciolo per Natale.

Tom Noel için bir yavru köpek aldı.

Un cucciolo si è allontanato.

Yavrulardan biri ayrı düşmüş.

- Avete deciso il nome per il vostro cucciolo?
- Hai deciso il nome per il tuo cucciolo?
- Ha deciso il nome per il suo cucciolo?

Yavru köpeğiniz için bir isim üzerinde karar verdiniz mi?

Un cucciolo è la vittima ideale.

Ufak bir yavru ideal bir kurbandır.

La mamma ci comprerà un cucciolo.

Annem bize bir yavru köpek alacak.

- Tom dice che vuole un cucciolo per Natale.
- Tom dice di volere un cucciolo per Natale.

Tom Noel için bir köpek yavrusu istediğini söylüyor.

Il cucciolo è più agile sugli scogli.

Ufak yavru kayalarda daha atik hareket ediyor.

Finalmente il cucciolo sente un richiamo familiare.

Yavru, nihayet tanıdık bir çağrı duyuyor.

Nostra madre ci ha comprato un cucciolo.

Bizim annemiz bize bir köpek yavrusu satın aldı.

Abbiamo un cucciolo nuovo. Ha circa dodici settimane.

Yeni bir yavru köpeğin var. O yaklaşık 12 haftalık.

Uno scontro potrebbe essere fatale per il suo cucciolo vivace.

Karşı karşıya gelirlerse toy yavrusu hayatından olabilir.

E non è una vita facile per un cucciolo di otaria orsina.

O hayat, kürklü fok yavrusu için hiç kolay değil.

Le termocamere mostrano ciò che percepiscono: sangue caldo nella pinna del cucciolo.

Termal kameralar algıladıkları şeyi bize gösteriyor. Yavrunun yüzgecindeki sıcak kan.

Tom si è offerto di aiutare Mary a trovare il suo cucciolo smarrito.

Tom Mary'ye köpek yavrusunu bulması için yardım etmeyi önerdi.

Viaggiare a lungo di giorno è estenuante per un cucciolo. Devono muoversi il più possibile quando fa più fresco.

Gündüzleri uzun yol gitmek bu yeni doğmuş yavru için çok zor. Hava serinken olabildiğince yol almalılar.

Un cucciolo, di appena poche settimane, che può finalmente associare le figure ai suoni che ha sentito tra gli alberi.

Sadece birkaç haftalık bir bebek bu. Ağaçların arasından duyduğu sesler sonunda gözünde somutlaşıyor.