Examples of using "Avvisato" in a sentence and their turkish translations:
Güvenliğe haber verdin mi?
O birkaç kez uyarıldı.
- Erken uyarılan erken önlem alır.
- Tedbiri elden bırakma.
Seni uyardılar.
Tom'u uyardın mı?
Onu uyardım.
Neden onu uyarmadın?
Tom uyarılmalı.
Tom'u uyardım.
Korkulu rüya görmektense uyanık yatmayı yeğlerim.
Onlar onu uyardı.
Onu uyardım.
O seni uyardı.
O seni uyardı.
- Uyarmadım deme.
- Uyarmadın deme.
- Uyarmadığımı söyleme.
Onu tehlikeyle ilgili uyardım.
Onu uyardık.
Uyarıldınız.
Doktor onu sigara içmenin tehlikeleri hakkında uyardı.
Seni uyardım.
O seni uyardı.
O seni uyardı.
Neden bana bildirilmedi?
O onun tek başına oraya gitmemesini tavsiye etti.
Tom'u Mary hakkında uyardım.
Tom defalarca uyarıldı.
Tom beni onun hakkında uyardı.
Tom seni uyardı.
Tom yetkilileri uyardı.
Seni uyarmadım deme.
Sigara içmemesi için onu uyardım.
Tom beni uyardı.