Examples of using "Aspettavo" in a sentence and their turkish translations:
Seni beklemiyordum.
Bir şey beklemiyordum.
Seni görmeyi ummuyordum.
Yardım etmenizi beklemiyordum.
Daha fazlasını bekliyordum.
Bunu beklemiyordum.
Ondan bir mektup bekliyordum.
Onların burada olmasını bekliyordum.
Bunun olmasını umuyordum.
Burada olmanı beklemiyordum.
Bunu senden beklemiyordum.
Senden daha iyisini bekliyordum.
Ben bekledim.
Ziyaretçi beklemiyordum.
Bu sonuçları beklemiyordum.
Bu sonucu beklemiyordum.
Tom'un kazanmasını bekledim.
O cevabı beklemiyordum.
Hiç ödül beklemiyordum.
Daha kötüsünü bekliyordum.
Beklediğim kadar pahalı değildi.
Ben otobüs bekliyordum.
Biraz gizlilik bekliyordum.
Tom'un burada olmasını umut ediyordum.
Tom'un yardım etmesini beklemiyordum.
Dün Tom'u görmeyi umuyordum.
Bana beklediğim kadar çok ödenmedi.
- Bu tam olarak beklediğim gibi.
- Tam beklediğim gibi.
Onun burada olmasını bekliyordum.
Bu soruyu beklemiyordum.
Bunun için bütün yıl bekledim.
Onları bulacağımı beklemiyordum.
Tom'dan beklediğim odur.
Tom bize yardım etmesini beklemiyordum.
Tom'un daha fazla yapmasını bekliyordum.
Beklediğim bu değil.
Beklediğim bir şey değildi.
Ben bir iş teklifi beklemiyordum.
Tom'un gelmesini beklemiyordum.
Bu kadar kısa sürede dönmeni beklemiyordum.
Otobüsü bekledim.
Bunun senden gelmesini beklemiyordum.
Tom'un geç kalacağını umuyordum.
Onu bulacağımı beklemiyordum.
Onu bulmayı beklemiyordum.
Otobüs beklerken bir arkadaşa rastladım.
Tom'un orada olmasını beklemiyordum.
- Seni bu tarz bir yerde görmeyi ummazdım.
- Seni böyle bir yerde görmeyi beklemiyordum.
John'u beklerken Tom ve Mary'yi gördüm.
- Onu bekliyordum!
- Bunu bekliyordum!
Nasıl bir beklentide olmam gerektiğini bilmesem de en kötüsüne hazırdım.
Burada görmeyi beklediğim son kişisin.
Mary'nin bu kadar çabuk geleceğini beklemiyordum.
Tom'un terk etmesini bekliyorum.
Bunun olacağını tahmin edemedim, bu yüzden göreceğiz.
Onun bana böyle bir soru sormasını beklemiyordum.
O kadar kısa sürede buraya varmanı beklemiyordum.
Film olmasını beklediğimden daha uzundu.
Orada görmeyi umduğum son kişi oydu.
Tom orada görmeyi umduğum son kişiydi.
Kamptaki son üç hafta boyunca daha da yakınlaşacağımızı
Hastane yemeği olmasını beklediğimiz kadar kötü değil.
O, o gün görüşmeyi umduğum son kişiydi.
- Film olmasını beklediğimden çok daha iyiydi.
- Film beklediğimden çok daha iyi ydi.
Bu iş beklediğimin iki katı kadar uzun sürecek.
Onun yeni evini beğeniyorum ama onun bu kadar küçük olmasını beklememiştim.