Examples of using "Antenati" in a sentence and their turkish translations:
Onun ataları İrlanda'dan oraya gitti.
Ataları cesur olmalılar.
Sadece kendi çocuklarımızın atası değil
Atalarının izlerini takip ediyorlar.
Benim atalarım Almanyalı.
Tom'un ataları Afrikadan geldi.