Examples of using "Andata" in a sentence and their turkish translations:
- Nereye gitti?
- O nereye gitti?
Onun nereye gittiğini biliyor musun?
- Nasıl geçti?
- Nasıl gitti?
Gidiş dönüş mü? Sadece tek yön.
"Tek yön ya da gidiş dönüş?" "Tek yön, lütfen."
O içeri girdi.
O, yurtdışına gitti.
O, dün hastaneye gitti.
Konferansın nasıldı?
O İtalya'ya gitti.
O, kuaför dükkanına gitti.
O henüz gitti.
O, yüzme havuzuna gitti.
Stada gitti.
Çok uzaklara gittin.
O, Paris'e gitti.
O dün gitmedi.
O eve gitti.
O, geçen yaz oraya gitti.
İşte bu çok iyi.
Şans gitti.
O bugün nasıldı?
Dün nasıldı?
O, alışverişe gitti.
O zaten eve gitti.
Onun nasıl gittiğini düşünüyor?
O bunu istiyordu.
Bunu atlattık.
Parti nasıl gitti?
Bugün iyi gitti mi?
Balık avı nasıldı?
Diğer kız nereye gitti?
Evet, oraya dün gittim.
Cathy de gitti mi?
O dün oraya gitmedi.
Yoko'nun nereye gittiğini merak ediyorum.
Neden o bu kadar ani olarak terk etti?
Kız arkadaşım Kanada'ya gitti.
O, geçenlerde bir sinemaya gitti.
O bir yürüyüşe gitti.
O Boston'da onu ziyaret etti.
O, onunla Boston'a gitti.
Diğer taraftan gidelim! Nereye gitti?
Bu yüzden babamı görmeye gittim.
Mary solaryuma gitti.
O neden istasyona gitti?
Tom Mary'nin nereye gittiğini biliyor.
Elektrik gitti.
Mary zaten ayrıldı.
Onun nasıl sonuçlandığını ikimiz de biliyoruz.
Son zamanlarda oraya gittim.
Kız kardeşim dün Kobe'ye gitti.
Koleje gittim.
Onun annesi alışverişe gitti.
O gitti ama onu hâlâ seviyorum.
Gidiş dönüş bileti aldın mı?
O, onu 20 Ekimde ziyaret etti.
Sıkıcıydı, ben de gittim.
kalkıp gittim,
et çürümüş demektir!
Atlayış işe yaradı, su yeterince derinmiş.
Diğer taraftan gidelim! Nereye gitti?
Ve sonra çat diye birden kayboldu.
Betty dün denize gitti.
Mary'nin yurtdışına gittiğini biliyorum.
O, sınıftan ne zaman ayrıldı?
Diğeri nereye gitti?
Bu muz bozulmuş.
Yumi oraya kendi gitti.
Nasıl yaptım?
Bu iyi gitti.
Annem süpermarkete gitti.
O araba ile okula gitti.
Jane istasyona neden gitti?
Kızım okula gitti.
O, müzeye taksiyle gitti.
Tom'la öğle yemeği için dışarı çıktım.
Nereye gittin?
O, kütüphaneye gitti.
Doktora gittin mi?
Oraya gittim.
Onları görmek için gittim.
Ben oraya gitmedim.
O, Amerika'ya gitti.
O uzağa gitmedi.
Osaka'ya gidiş-dönüş biletim var.
- O dün gece yatağa geç gitti.
- O dün gece geç yattı.
Şikago'ya gidiş-dönüş bileti istiyorum.
Tom, Mary gittikten sonra geldi.
Son anlatan kesinlikle ben olacaktım.
Ama buradan nereye gittiğini bilmiyorum.
Ama buradan nereye gittiğini bilmiyorum.
Bu iş bitti diye düşündüm. Tamamen kayboldu.
Annem güzellik salonuna gitti.
Sanat eğitimi almak için Paris'e gitti.
Sanat eğitimi almak için Fransa'ya gitti.
Benim gücümün hepsi gitti.
Tom, Mary'nin nereye gittiğini bilmiyor.
Toplantının iyi gittiğini umuyorum.