Translation of "Tatoebán" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Tatoebán" in a sentence and their turkish translations:

Üdvözlünk a Tatoebán!

- Tatoeba'ya hoş geldiniz.
- Tatoeba'ya hoş geldiniz!

Írsz új mondatokat a Tatoebán?

Tatoeba'ya yeni cümleler ekliyor musun?

Hány hozzászólásod van naponta a Tatoebán?

Tatoeba'ya günde kaç yorum gönderirsin?

Leírhatnád azokat a mondatokat a Tatoebán.

Bu cümleleri Tatoeba'ya eklemelisin.

Minek pazarlod az idődet a Tatoebán?

Niye vaktinizin çoğunu Tatoeba'da harcıyorsunuz ?

Tom-fóbia kezd eluralkodni a Tatoebán.

Tatoeba'da Tom fobisi yükselişte.

- A Tatoebán eddig hat mondat van mongol nyelven.
- Hat mongol nyelvű mondat van eddig a Tatoebán.
- Mostanáig hat mongol nyelvű mondat van a Tatoebán.
- Egyelőre hat mongol nyelvű mondat van a Tatoebán.

Şimdilik Tatoeba'da Moğolca altı cümle var.

Előbb fordít a Tatoebán mondatokat, minthogy velem beszélgessen.

O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor.

Írhatsz bármilyen nyelven. A Tatoebán minden nyelv egyenlő.

İstediğiniz herhangi bir dilde yazabilirsiniz. Tatoeba'da bütün diller eşittir.

Mondatokat fordítani a Tatoebán szórakoztatóbb, mint házi feladatot írni.

Tatoeba'da cümleleri çevirmek ev ödevi yapmaktan daha eğlenceli.

Szívesen írnék többszáz mondatot a Tatoebán, de dolgom van.

Tatoeba'ya yüzlerce cümle yazmak isterdim ama yapmam gereken şeyler var.

Tom tavaly a Tatoebán megismerkedett Maryvel és most együtt élnek.

Tom geçen yıl Mary ile Tatoeba'da tanıştı ve şimdi onlar birlikteler.

Minden nyelv egyenlő a Tatoebán. És néhány közülük még egyenlőbb.

Tatoeba'da bütün diller eşittir. Ve onlardan bazıları daha da eşittir.

Egy könyvet írok több nyelven és egyidőben megjelentetem azt a Tatoebán keresztül világszerte.

Birkaç dilde bir kitap yazıyorum ve aynı anda Tatoeba'nın ekranlarında dünyanın dört bir yanına yayınlıyorum.

Vannak olyan mondatok a Tatoebán, amelyek kétségeket ébresztenek bennem a szerzőjük elmeállapotát illetően.

Tatoeba'daki bazı cümleler bana onların sahiplerinin aklını sorgulatıyor.

- Libling, gyere az ágyba. - Nem, még nem. Nekem még egy pár mondatot le kell fordítani a Tatoebán.

"Tatlım, yatağa gel." "Hayır, henüz değil. Hala Tatoeba'daki bazı cümleleri çevirmek zorundayım."