Examples of using "Lehetőségünk" in a sentence and their turkish translations:
Her zaman bir seçeneğimiz var.
"Bizim bugün hala bir seçeneğimiz var:
ödemekten başka şansımız olmaz.
bu konuda bir sıkıntı yok, tek şansımız bu.
- Kavga etmekten başka alternatifimiz yoktu.
- Mücadele etmekten başka seçeneğimiz yoktu.
Hiç seçeneğimiz yoktu.
sadece çevrim içi değil, yüz yüze de görüşme fırsatımız olur.