Examples of using "Hiszi" in a sentence and their turkish translations:
Onun zengin olduğuna inanıyor.
Her şeyi bildiğine inanıyor.
Ona kim inanıyor?
O aramızda bir casus olduğuna inanıyor.
- O her şeyi bildiğini düşünüyor.
- O her şeyi bildiğini sanıyor.
Tom senin beni anladığını sanmıyor.
Onun masum olduğuna inanıyor.
Tom öldürmek zorunda olduğunu düşünüyor.
Tom Mary'yi sevdiğimi düşünüyor.
Tom başka herkesten daha akıllı olduğunu düşünüyor.
Kendisinin bir kahraman olduğuna inanır.
O düşündüğü kadar iyi değil.
- Ailem zengin olduğumu düşünüyor.
- Ailem zengin olduğumu sanıyor.
Tom, Mary'nin söylediğine inanmıyor.
Çocuk dünyanın düz olduğuna inanıyor.
Tom buna hâlâ inanamadığını söylüyor.
Tom bizim ondan hoşlanmadığımızı düşünüyor gibi görünüyordu.
Ailem aklımı kaybettiğimi düşünüyor.
Tom Mary'nin onsuz yaşayabileceğini sanmıyor.
Tom Mary'nin ne kadar mutlu göründüğüne inanamıyor.
O, kendini Tanrı'nın kadınlara lutfü olarak düşünüyor.
Tom Ay'a ilk ayak basışın yalan olduğuna inanıyor.
Tom Mary'nin ne yaptığını bildiğini düşünüyor.
Başkan, iklim değişikliğinin bir aldatmaca olduğuna mı inanıyor?
Tom bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyor.
Birçok genç, bu cihazların su buharı ürettiğini
Bazı insanlar Tom'un ana dilinin Fransızca olduğunu düşünüyorlar.
Birçok anne-baba televizyonda çok fazla şiddet olduğuna inanıyor.
Birçok kişi deli olduğumu düşünür.
Ona ister inanın ister inanmayın.
Aranızdan kim benim onun için çalıştığımdan daha çok benim için çalıştığına inanıyor?
Tom Mary'nin yaptı dediğin şeyi yaptığını düşünmüyor.
Tom yağmur yağacağını düşünmüyor ama her ihtimale karşı bir şemsiye taşımayı planlıyor.
Tom, herkesten daha iyi olduğunu düşünüyor.
Amerika'daki bazı batıl inançlı insanlar eğer bir kedi sizin yolunuzdan geçerse, kötü şansınız olacağına inanıyor.
Kaç kişinin buna inandığını merak ediyorum.