Examples of using "Hatvan" in a sentence and their turkish translations:
O altmışa yakındır.
O altmışın üzerinde olmalı.
O altmış yaşında emekli oldu.
Altmış yaşında emekli oldum.
Bir dakikada altmış saniye vardır.
hizmet ekonomisi inşa etmek içinse 60 yılımız vardı.
Bu bebek sadece altmış senttir.
Bu makine dakikada 60 sayfa basabilir.
On, yirmi, otuz, kırk, elli, altmış, yetmiş, seksen, doksan, yüz.
On, yirmi, otuz, kırk, elli, altmış, yetmiş, seksen, doksan, yüz.