Examples of using "Harcok" in a sentence and their turkish translations:
Şafaktan önce köyde şiddetli bir çarpışma yaşandı.
Güney Galler Vadileri tarihinde bir hak savaşı var.
Sırp savaşı iki tarafta da 200 bin kayba sebep açmıştır.
Napolyon sonunda ordunun geri kalanı kadar kötü durumda olmayan
Ağır dövüş patlak verirken Napolyon hala sadece düşman korumasıyla yüzleştiğine inanıyordu.