Examples of using "Korábban" in a sentence and their turkish translations:
Daha erken gelmeliydin.
Şehrimiz eskiden bir köydü.
O, ondan nefret ederdi.
Bunu daha önce yaptık.
- O, beni düzenli olarak ziyaret ederdi.
- O düzenli olarak beni ziyaret ederdi.
Gelecek sefer daha erken geleceğiz.
Tom'u daha önce gördüm.
- Daha önceden uçtun mu?
- Daha önceden uçtunuz mu?
Eski günlerde daha iyiydi.
Kulak enfeksiyonu geçmişiniz var mı?
Erken gitsen iyi olur.
Çok daha erken söylemeliydin.
Onu daha önce yaptık.
Bunu daha önce gördük.
Daha önce başlamalıydım.
Daha önce başlamalıydık.
Yarın daha erken gitmeliyim.
Hiçbir şey kımıldamadı.
Bir gece erken gideceğim.
Buraya daha önce gelmeliydik.
Daha erken kalkmalıydık.
Bir saat erken geldin.
Daha önce orada değildi.
Bu daha önce yapıldı.
Tom bir askerdi.
Ben her zamankinden daha erken geldim.
Tom Boston'da yaşardı.
Geçmişte her şey daha iyiydi.
Onu daha önce hiç görmemiştim.
- Neden daha önce aramadın?
- Neden daha önce çağırmadın?
- Neden daha erken aramadın?
Daha önce varmalıydım.
Güneş kışın daha erken batar.
Bana bunu neden daha önce söylemedin?
Restorana gitmek veya günlük alışveriş yapmak gibi
Birkaç aydır davasını,
Eskisinden biraz daha erken geldi.
Erken ayrılalım.
Daha önce hiç bu kadar iyimser olmamıştım.
Tom daha önce bunu bir kez yaptı.
Eve daha erken gitmeliydim.
Daha önce Tom'u burada gördüm.
Tom'a daha önce söylemeliydim.
Daha önce söylediklerim hakkında düşünüyordum.
Önceden bunun ne kadarını biliyordunuz?
O zaten yarışı kazanmıştı.
Niye beni daha önce aramadın?
Tom eve daha erken gitmeliydi.
Tom ordudaydı.
Onun doğru olduğunu düşünürdüm.
Sanırım bunu daha önce yapmalıydım.
Bunu daha önce hiç fark ettin mi?
Bugün eve biraz erken gitmeliyim.
Onu daha önce yapmalıydın.
Binlerce yıl önce yaratılan dini sembollerimiz gibi
Bu bölgeyi daha önce ziyaret etmiş olanlar,
Neden bana daha önce söylemedin?
O yorgundu, bu nedenle erkenden yatmaya gitti.
Tom bana daha önce hiç yalan söylemedi.
Tom daha önce hiç aşık olmadı.
Daha önce, firmaya yürüyerek giderdi.
Onu daha önce hiç duymadım.
O ifadeyi daha önce hiç duymadım.
Bugün eve erken gitmek zorunda kalabilirim.
Ben daha önce hiç uçakta bulunmadım.
Bu gece biraz daha erken yatmaya çalışmalısın.
Bunu daha önce yapmalıydım.
Bugün eve biraz erken gitmem gerekiyor.
Bu daha önce hiç olmamıştı
Bunu daha önce konuştuğumuzu sanıyordum.
Daha önce hiç böyle bir şey görmedim.
Bunu daha önce yaptığını görebiliyorum.
Nasıl oldu da daha önce bize hiç yardım etmedin?
Ne kadar erken başlarsak, o kadar erken bitiririz.
İyi bir yer almak için erken geldim.
Bana daha evvel söylemeliydin.
Tom ve ben beraber takılıyorduk.
Daha erken çıkmamızın senin için sakıncası var mı?
Bu da daha önce bahsettiğim renk ilişkilendirilmesi.
Bunu daha önce denedim.
Tom daha önce bana hiç vurmadı.
Tom bana bunu daha önce hiç yapmadı.
Tom daha önce hiç böyle komik olmamıştı.
Bunu daha erken yapmalıydım.
Tom erken gelmediği için özür diledi.
Buna o kadar dikkat etmemiştim.
Daha önce söylediğim gibi.
Tom bugün genellikle geldiğinden daha erken geldi.
Neden bunu bana daha önce söylemedin?
Tom onların ne hakkında konuştuklarını hatırlayamadı.
Bir süre önce Tom'a yazdım ama o henüz cevap vermedi.
Tom iş için her zamankinden daha erken ayrıldı.
Dün üç saat önce restoranı kapattık.
Tom onu daha önce yapmalıydı.
Bunların hepsini zaten daha önce dinledim, ve bir kez değil.
Tam da ellerimi kaybetmemin öncesine dönmüştüm.
Kendi söylediklerine göre İsraillilerden nefret ediyordu
Şafaktan önce köyde şiddetli bir çarpışma yaşandı.
önceki bilim fuarları ödüllerimden gelen paraları kullandım.