Examples of using "Fizetni" in a sentence and their turkish translations:
Ödemek istedim.
Ben ödeyeceğim.
Tom ödeyecek.
Taksitle ödemek istiyorum.
Sana ödeme yapabiliriz.
Nakit ödeyebiliriz.
Tom ödeyecek.
Ödemeye gerek yok.
Çek ile ödeme yapmak istiyorum.
Nasıl ödeyebilirim?
Ödemeyi reddettim.
Bir şey ödeyeceğim.
Hiçbir ücret yok.
Bir macera için zorunlu olarak ödemek zorunda değilsiniz.
Vergi ödemek her işçinin yükümlülüğüdür.
Onlara iyi ödeme yapılacak.
Kim ödüyor?
Tom bunun için ne kadar ödeme yapmayı planlıyor?
Sana geri ödeyeceğim.
Tom borçlarını ödemek istiyor.
Tom borcunu ödemek istiyor.
Her şey paraya mal oluyor.
Faturanın bugün hâlâ ödenmesi gerekiyor.
Ödemek için 30 güne daha ihtiyacım var.
- Charley yaptığı şeyi ödeyecek.
- Charley yaptığını ödeyecek.
Sana ödemeyi göze alamam.
Bunu ödemek zorunda kalacağım.
Lisa iki kızının da okul ve forma masraflarını
Faydalanmadığım hizmetler için para ödemek felsefemde yoktur.
Tom Mary'nin faturalarını zamanında ödeyeceğini varsaydı.
Tom Mary'nin kirayı ödemeyi unuttuğunu öğrendiğinde üzülecek.
Kullanımını ödemek zorunda kalmazsak Facebook nasıl kârlı olabilir?
Tom borçlarını ödemeye yardımcı olması için arabasını satmak zorunda kaldı.
İspanya'daki savaş en sonunda 240.000 Fransız askerine mal olacaktı:
Tom ödünç aldığı parayı geri ödemek istiyor.