Examples of using "Csökkent" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un öfkesi düştü.
Diğer yarısı ise azalmıştı.
haftada 15 saate düştü.
Pirinç fiyatı düştü.
İşsizlik oranında sert bir düşüş yaşandı.
Acı biraz azaldı.
Ben artık Tom'u beğenmiyorum.
Gelirim yüzde on azaldı.
çocukların üçte biri 50. doğum günlerini göremiyordu.
çünkü şahitlerin de performansı azalmıştı
Bu hafta petrol fiyatı düşük.
Bu yüzden kilo veriyor ve muazzam bir güç kaybına uğruyor.
Neyse ki istenmeyen gebelik oranı son birkaç yıl içerisinde