Examples of using "úszó" in a sentence and their turkish translations:
- Naoko bir yüzücü.
- Naoko yüzücüdür.
O iyi bir yüzücü.
Çok güçlü bir yüzücü.
Tom, iyi bir yüzücü.
Ben berbat bir yüzücüyüm.
Yüzmede kötüyüm.
- Tom başarılı bir yüzücüdür.
- Tom yetenekli bir yüzücüdür.
İyi bir yüzücü müsün?
- Ben iyi bir yüzücü değilim.
- İyi bir yüzücü değilim.
O çok iyi bir yüzücü.
Tom daha iyi bir yüzücü olmak istiyor.
Yakında iyi yüzebilecek.
Çoğu yüzücüler vücutlarını tıraş ederler.
Verilere göre, okyanusun plastiğinin %80'i
Yanlarından süzülen ufak yaratıkları yakalamaya yarayan, sokucu dokunaçlar.
Fazla yakınından geçen tüm somonları yakalamaya hazırdır.