Examples of using "Borzalmas" in a sentence and their turkish translations:
Bu dehşet.
O muazzamdı.
Tom korkunçtur.
Ben korkuncum.
Siz korkunçsunuz.
-Senin gibiler de... -Muhteşem Uruguay!
Korkunç bir baş ağrım var.
Ben berbat bir yüzücüyüm.
Berbat bir gündü.
Dünya acımasız.
- Ne berbat bir hava!
- Ne korkunç hava!
Bugün korkunç bir şey oldu.
Tom'un çok kötü bir itibarı var.
Dün akşam korkunç bir kabus gördüm.
Ne berbat bir gün!
Otobanda korkunç bir kaza vardı.
O korkunçtur.
Pazar gününden nefret ediyorum! Çok kötü bir gün!
Kısa süreli belleğimin çok kötü olduğunu unutmuşum.
Mülteci kamplarındaki sağlık koşulları çok kötüydü.
Bu çok kötü bir fikir.
Keşke böyle berbat bir film izlemeseydim.
Ağrı korkunçtu.
Ben korkunç olduğunu biliyorum.
Veya berbat servisi olan pis bir restoran?
Çok kötü bir şey oldu.
Şimdi her takım, diğer takımın berbat olduğunu düşündüğü bir fikre sahip
Bugün hava berbattır.