Examples of using "Verärgert" in a sentence and their turkish translations:
Tom kızgın görünüyor.
Tom öfkeli görünüyordu.
Tom sinirli oldu.
O kızgın görünüyor.
Jane kızgın idi.
- Tom kızgındı.
- Tom sinirlenmişti.
Tom kırgın.
Tom kızgın görünüyor.
Sami öfkeliydi.
Sen üzgünsün.
- Söylediğin şey Tom'u çılgına çevirdi.
- Söylediklerin Tom'u çok kızdırdı.
Mayuko dargın görünüyor.
Amcam kızgın.
İnsanlar kızgın.
Tom kızgın görünüyor.
Tom üzgün görünüyordu.
Tom'u allak bullak ettin.
Ben biraz üzgünüm.
Tom besbelli üzgündü.
Tom gerçekten üzgün görünüyor.
Ben kızgın değildim.
Seni ne kızdırdı?
Tom çok üzgündü.
Ben gerçekten üzgündüm.
Çok üzgündüm.
Onlar son derece üzgündü.
Tom biraz kızgın görünüyordu.
Çok üzgünsün.
Tom öfkeli değil.
Tom öfkeli değildi.
- Tom'u üzdük.
- Biz Tom'u üzdük.
Kızgın görünüyordun.
Tom gerçekten kızgındı.
Sadece kızgındım.
Tom oldukça öfkeliydi.
- Tom'u kızdırdım.
- Tom'u öfkelendirdim.
Tom senin kızgın olduğunu söyledi.
Tom eve kızgın gitti.
Bu araba kızgın görünüyor.
- O kızgın görünüyor.
- O sinirli gözüküyor.
Tom öfkeli görünüyor.
Tom çok üzgün görünüyordu.
Tom çok üzgün görünüyor.
O, ona öfkeyle baktı.
İkimiz de çok kızgınız.
Hiç anneni üzdün mü?
Tom öfkeli görünüyordu.
Üzgün olduğunu biliyorum.
Tom kızgın.
Tom rahatsız oldu mu?
Tom üzgün.
Tom öfkeli olduğunu söyledi.
Biz üzgünüz.
Ben üzgünüm.
Neden çok kızgın görünüyorsun?
Tom üzgündü.
Onlar birkaç şey hakkında kızgındı.
Tom üzgün görünüyor.
Nadiren kızgın ya da sinirli olur.
"Üzgün müsün?" "Hayır, neden olacağım?"
Tom kızgın olmadığını söyledi.
Dan yüksek seste müziğe sinirlendi.
Tom muhtemelen kızgın olduğumu düşünüyordu.
Birçok kişi üzgün.
insanların evlerinde kapalı kalma emirlerine kızgın olması, ...
Kızgın olduğum için o üzgün görünüyordu.
Annem kızgın.
Tom'u bu kadar kızgın hiç görmedim.
Tom'un niçin çok kızgın olduğunu bilmiyorum.
Başkan Jefferson kızmıştı.
Merak ediyorum, onu bu kadar kızdıran neydi peki?
O kızgındı, ama sabırla beni dinledi.
Tom, Mary'yi daha önce hiç bu kadar üzgün görmemişti.
Ben üzgün değilim ama gerçekten hayal kırıklığına uğradım.
Hâlâ üzgün müsün?
Onun kızgın olduğunu bu mektuptan anladım.
Senin üzgün olduğunu görebiliyorum. Sorun nedir?
Öğretmen çok kızmıştı.
Geç kaldığım için bana kırıldı.
O ona öfkeyle baktı.
Ne kadar kızgın olduğunuzu herkese bildirmemeliydiniz.