Examples of using "Rotwein" in a sentence and their turkish translations:
Kırmızı şarap, lütfen.
- Bir kırmızı şarap, lütfen
- Kırmızı şarap, lütfen.
Kırmızı şarabın var mı?
Kırmızı şarabı tercih ederim.
O kırmızı şarap içiyor.
Kırmızı şarabı beyaza tercih ederim.
Bir bardak kırmızı şarap lütfen.
Tom kırmızı şarap içmez.
Kırmızı şarabı seviyorum.
Tom kırmızı şarap içiyor.
Kırmızı şarap tercih ederim.
Tom asla kırmızı şarap içmez.
Kırmızı şarabı beyaza tercih ederim.
Kırmızı mı yoksa beyaz şarabı mı tercih edersin?
Kırmızı şarap, et ile iyi gider.
O bir bardak kırmızı şarap içti.
Beyaz şarap mı yoksa kırmızı şarap mı istersin?
- Tom bir kadeh kırmızı şarap içti.
- Tom bir bardak kırmızı şarap içti.
Kırmızı şarabı beyaz şaraba tercih ederim.
Bazıları kırmızı şarap sever, bazıları beyaz şarap.
Tom Mary'ye bir bardak kırmızı şarap uzattı.
- Hangisini tercih edersin, beyaz mı yoksa kırmızı şarap mı?
- Hangisini daha çok seversin, beyaz şarap mı yoksa kırmızı şarap mı?
Beyaz şarabı kırmızı şaraptan daha çok seviyorum.
Kırmızı şarabı beyaz şaraptan daha fazla severim
Tom kırmızı şarabı, beyaz şaraba tercih eder.
- Sen beyaz şarabı mı kırmızı şarabı mı tercih edersin?
- Beyaz mı, yoksa kırmızı şarap mı tercih edersin?
Tom üç şişe kırmızı şarap aldı.
Genellikle kırmızı şarap ile ne yersin?
Sadece bir şişe kırmızı şarap kaldı.
Balık ve kırmızı şarap birlikte gitmez.
Kırmızı şarap için çok mu erken?
Tom, Mary'nin beyaz elbisesinin her yerine kırmızı şarap döktü.
Ben kırmızı şarabı beyaz şaraptan daha çok seviyorum.
Tom kırmızı şarabı döktüğünü kabul etti.
Bifteğe çoğu zaman kırmızı şarap eşlik eder.
Kırmızı şaraba tükürdüğünü itiraf etti.
Tom bir şişe ucuz kırmızı şarap aldı.
Mary Tom'u akşam yemeğine davet etti ve Tom bir buket çiçek bir şişe kırmızı şarap getirdi.