Examples of using "Langweilte" in a sentence and their turkish translations:
Derslerden de sıkılmıştı
Onun konuşması beni sıktı.
Onun konuşması beni sıktı.
Çocuk sıkılmıştı.
O, ailesinden sıkıldı.
Çok sıkıldım
Tom çok sıkıldı.
Tom'un konuşması beni sıktı.
Onun uzun konuşması herkesi sıktı.
Onun uzun konuşmasından sıkıldım.
O, bütün gün sıkıldı.
Ben sıkıldım ve uykuya daldım.
Sıkıldım.
Tom Mary'nin sıkıldığını söyleyebilir.
- Tom çok sıkıldı.
- Tom çok sıkılmış.
Ne kadar çok konuştuysa, o kadar çok sıkıldım.
Beyefendi evde sıkılıyormuş. Ya biz de sıkılıyoruz.