Examples of using "Fluch" in a sentence and their turkish translations:
O bir küfür mırıldandı.
Bu bir lanet.
bir lanet var gibi sanki
Christopher bu 12 haftalık süreci atlattı;
lanet değil de nimet yapan şeylerdir.
Bir de şey sorusu var hazinenin laneti var mı?
Kuran'da ve Tevrat'ta böyle bir lanete rastlanmıyor
Bilgelik, bilgeliğe sahip adam için hiçbir şey yapmazsa bir lanettir.
Cadı zavallı küçük kızı lanetledi.