Examples of using "Direktem" in a sentence and their turkish translations:
Sen gözlerini direkt güneş ışığından korumalısın.
Kimyasal maddeyi doğrudan güneş ışığına maruz bırakma.
- Lütfen doğrudan güneş ışığından uzakta, serin ve kuru bir yerde saklayın.
- Lütfen direkt güneş ışığından uzakta, serin ve kuru bir yerde saklayınız.