Translation of "Betrunkene" in Turkish

Betrunkene sind so unterhaltsam.

Sarhoş insanlar çok eğlencelidir.

Betrunkene machen oft Dummheiten.

- Sarhoş insanlar sık sık aptalca şeyler yapar.
- Sarhoş insanlar sık sık aptalca şeyler yaparlar.

Kinder und Betrunkene lügen nicht.

Çocuklar ve sarhoşlar yalan söylemez.

Der Betrunkene konnte nicht geradeaus laufen.

Sarhoş adam düz yürüyemiyordu.

Betrunkene und Kinder sagen die Wahrheit.

Sarhoşlar ve çocuklar doğruyu söylerler.

Eine betrunkene Fernsehmoderatorin übergab sich in einer Livesendung.

Sarhoş bir TV sunucusu, canlı yayın esnasında istifra etti.

Er war der einzige Betrunkene auf der Feier.

O, partideki tek sarhoştu.

Sie war die einzige Betrunkene auf der Party.

O, partideki tek sarhoş kişiydi.

Tom war der einzige Betrunkene auf der Feier.

Tom partideki tek sarhoş kişiydi.

Der betrunkene Fahrer musste die Nacht in der Zelle verbringen.

Sarhoş sürücü geceyi nezarethanede geçirmek zorunda kaldı.

Ein Feuer war der vorigen Nacht ausgebrochen, beschuldigt wurden betrunkene Soldaten.

Bir önceki gece başlayan yangının nedeni sarhoş askerler olarak belirtilmişti

Fünf von zehn Fahrzeugführern, mit denen es ein Verkehrspolizist zu Silvester zu tun bekommt, sind Betrunkene.

- Bir trafik polisinin yılbaşı gecesinde muhatap olduğu her on sürücüden beşi sarhoştur.
- Bir trafik polisinin yılbaşı gecesi uğraşmak zorunda kaldığı her on sürücüden beşi alkollüdür.