Examples of using "„medizin“" in a sentence and their turkish translations:
İlaç al.
İlaç etkisini gösterdi.
- İlacı iç.
- İlacı için.
- İlacı içiniz.
İlaçları al.
- Kahkaha en iyi ilaçtır.
- Gülmek en iyi ilaçtır!
İlacın tadı acı.
O ilaca ihtiyacım var.
Tom tıp okumak istiyor.
- Bu ilaç çok kötü tadıyor.
- Bu ilacın tadı çok kötü.
Tıp okumak istiyorum.
O bir tıp öğrencisidir.
Bazı ilaçlar bize zarar verir.
Bu ilaç baş ağrısını tedavi eder.
Kan dökmek en iyi ilaçtır.
Bu ilaç size yardımcı olacaktır.
Ben tıpta uzmanlaşıyorum.
Herhangi iyi bir ilaç var mı?
Fadıl ilaca güvenmedi.
Tom'un ilacını alması gerekiyor.
Gülmek en iyi ilaçtır!
İlacını aldın mı?
Bu ilacı günde üç kez alın.
Doktor ilacı hastaya verdi.
Tıp bilimi çarpıcı bir ilerleme gösterdi.
İlacın etkisi yavaş yavaş azalmıştı.
İlaç, kahverengi bir sıvıydı.
Tom bir tıp öğrencisi.
Bu ilaç senin cilt rahatsızlığını tedavi edecek.
Bu ilaç kramplarınızı azaltacaktır.
Bu ilaç doğal bir zehirdir.
Tıp okuma kararını alkışlıyorum.
İlaç onun sağlığında mücizeler yarattı.
O ilaç benim için iyi çalıştı.
İlacın etkileri yavaş yavaş azalıyordu.
Anne ve babam, benim tıp okumamı istiyorlar.
İlacı çocukların ulaşamayacağı bir yere koyun.
O doktorluktan men edildi.
Bu ilacın gerçekten bana bir faydası olacak mı?
İlaç çok uykumu getirdi.
O tıp öğrenimi için Amerika'ya gitti.
Modern tıp olmasaydı şu an ölmüş olurdum.
Bu gerçek, bizi kişiselleştirilmiş ilaç adı verilen bir şey düşünmeye itti.
Modern tıbbın başlangıcına dayanıyor.
İlk şarkının adı "Iyeza" anlamı "ilaç".
Kızgınlığımız ve öfkemiz için ilaç.
İlacın üreticisi bir Japon şirketidir.
İlacın onun üzerinde harika bir etkisi vardı.
- Her altı saatte bir bu ilacı için.
- Bu ilacı her altı saatte bir al.
- Her altı saatte bu ilacı iç.
Tıptaki son gelişmeler dikkat çekicidir.
Bu ilaç günde üç defa alınmalı.
Doktor onun soğuk algınlığı için bazı ilaçlar yazdı.
İlaç almak zorundayım.
- Bu ilaç üç saatte bir alınmalıdır.
- Bu ilaç üç saatte bir alınmalı.
Bu ilaç baş ağrına iyi gelecek.
Üşüttüğünde bu ilacı al.
Bu ilaç eczanelerde hâlâ satılmamaktadır.
Üzgün müsün? Gülmek en iyi ilaçtır.
En iyi ilaç sevgidir. Lütfen kullanın!
Tamam, aşağı inip şu şeylere... Şu ilaçlara bir bakalım.
geleneksel tıpta baş ağrısından kansere her şeyi tedavi eden,
Maalesef kaza, bu değerli ilaçları mahvetmiş.
Kendimi iyi hissetmiyorum. Lütfen bana bir ilaç ver.
O, tıp eğitimi görmek için Almanya'ya gitti.
Yorgun olduğunuzda, uyku en iyi şeydir.
Bu ilacı öğünler arasında al.
Bu ilacı al ve çok daha iyi hissedeceksin.
O tıp okumak için Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti.
Burada bir yılan var ve tüm ilaçlar... Mahvolmuş.
O, ilacı alır almaz onun ateşi düştü.
Bu ilacın yan etkileri yok.
Uyumadan önce bu ilacı aldığından emin ol.
Tom ilacını almayı reddediyor.
Bu ilacı alırsan, mide ağrısı iyileşmiş olacak.
Eğer bu ilacı alırsan daha iyi hissedersin.
İlacı almanız tavsiye edilebilir.
Modern tıptan kaçınanların olması ölü sayısını artırıyor.
İlaçlar bu orman sıcağında uzun süre dayanmaz. Yani, vakit çok önemli.
İlaçlar bu orman sıcağında uzun süre dayanmaz. Yani, vakit çok önemli.
Neredeyse bütün erkekler ilaçlarından öldüler hastalıklarından değil.
Onlar çocuklarla ilgili düşük ölüm oranını tıbbın ilerlemesine bağladı.
İlaç senin baş ağrını iyileştirecek.
Bu ilaç baş ağrınızı yatıştıracaktır.
Bu ilacı ne sıklıkta almam gerektiğinden emin değilim.
Bu ilacın zararlı hiçbir yan etkileri yoktur.
Bu ilaç sana biraz rahatlık verecek.
ve bu ilaçlar için iyi olurdu. İçerisi çok serin.
Ama bunu yapmadan önce bu ilaçları halletmeliyiz. Onları serin tutacak bir şey yapmalıyız.
Onlar bana bu ilacı alırsam biraz daha iyi hissedeceğimi söyledi.
Tom bu ilacı alırsa soğuk algınlığından kurtulabileceğini söylüyor.
Sizce ilaçları teslim etmemizin daha hızlı bir yolu olduğunu mu düşünüyorsunuz?
İlaç çok uykumu getirdi.