Examples of using "Particulièrement" in a sentence and their turkish translations:
özellikle de bizim demokrasimize.
Bu tam bir devrim gibi görünmüyordu
Konuşulan İngilizceye büyük önem verdi.
Özellikle çikolatalı kekini seviyorum.
Özellikle etkilenmiş değilim.
Ben özellikle onu sevmiyorum.
Hava bugün özellikle çok sıcak.
Bu söz çok dokunaklı.
O özellikle ilginç bir kişidir.
O, özellikle müzik sever.
Hiç kimse özellikle iyimser görünmüyordu.
Özellikle şurada Paul'a bir bakın.
Ayrıca bu gece daha da bir şatafatlı.
O akşam bizi park alanında bulan adamın
Özellikle bunu yapmak istemiyorum.
Özellikle onu yapmak istemiyorum.
Özellikle aç hissetmiyorum.
Annem komşularımızı çok fazla sevmez.
Biz özellikle zor bir kış geçirdik.
Onu özellikle çekici bulmuyorum.
Onlar özellikle renkli duvar resimleridir.
Baldır kaslarındaki gece krampları özellikle acı vericidir.
Tom lisede özellikle iyi bir öğrenci değildi.
O, sebzeleri sever, özellikle lahanayı.
Bu özellikle benim gibi insanlar için zor.
O, onu özlüyor, özellikle yağmurlu günlerde.
Fıçı birasının tadı sıcak bir günde özellikle iyidir.
özellikle siyahi kadınlarda kanserde.
Sistemimiz kanı tespit etmede de olağanüstü olabilir.
1988 özellikle kötü bir yıl mıydı?
Özellikle balıkçılar bir eklem gibi iki kabuğu bir arada tutan organları
O olayla özellikle ilgilenmiyorum.
Zihin egzersizleri özellikle genç çocuklar için önemlidir.
Ne düşündüğünü özellikle önemsemiyorum.
Ailecek, babamın buluşlarına karşı özel bir sevgimiz var.
Tom ve Mary özellikle bana karşı nazik değildi.
Soyut modern sanatı anlamada güçlük çekiyorum, özellikle Mondrian.
Bu cihazlar özellikle yüksek kaliteli işçilikle ayırt edilir.
Amerikan siyasetini, özellikle başkanlık seçimi sırasında gözlemlemek ilginçtir.
Ben Los Angeles'lıyım o yüzden bu film özellikle kalbime yakın.
Bu sebeple kapı savunmasının - 'gatehouse' olarak da bilinir. - özellikle güçlü olması gerekir.
Fransızcayı severim ama bu özellikle de Fransa'yı sevdiğim içindir.
Esperanto dil bilgisi çok basittir.
O onun hakkında her zaman güzel şeyler söyler, özellikle o etrafta olduğunda.
Bir İngiliz olarak, o, İngiliz ve Amerikan kullanımı arasındaki farklara özellikle duyarlı.
ve yeni bir Avrupa savaşı döneminin ortaya çıkardığı zorlukların üstesinden gelmede benzersiz bir şekilde etkili olduğunu kanıtladı.
Tom Mary'den hoşlanmıyor. Ama onun ondan hoşlanıp hoşlanmadığı özellikle onun umurunda değil.
Boşanmalar, boşanan çiftlerin ortak arkadaşlarını zor durumda bırakabilir, özellikle de ayrılık sert ve tantanalı olmuşsa.
Müziği seviyorum, bilhassa klasik müziği.
Kendimi çok iyi hissetmiyordum ama yine de işe gittim.