Examples of using "Lions" in a sentence and their turkish translations:
- Aslanlar hakkında konuştum.
- Aslanlardan söz ettim.
Aslanlar renk körüdür.
Aslanlara fırsat doğdu.
Aslanlar diğer hayvanları yiyerek yaşarlar.
Aslanlar Afrika'da yaşar.
Aslanlardan biri kaçtı.
- Tom bir aslan terbiyecisidir.
- Tom bir aslan eğiticisidir.
Aslanlar ağırlıkla gece avlanan yırtıcılardır.
Aslanlar kafeste.
Aslanlar muhteşem yaratıklardır.
Eskiden İran'da aslanlar vardı.
Aslanların etrafta olduğunu sezebiliyorlar.
Dün Giant'lar Lion'ları yendi.
Aslanlar ve kaplanlar nerede?
Aslan, gecelerin kralıdır.
Afrika'da bir sürü yılan var.
Aslanlar, avlarının yüzde 90'ını geceleri öldürür.
Erkekler aslanları avlamaya gitti.
Gladyatörler, Colosseum içinde aslanlarla dövüştüler.
Ayrı düşen dişi, aslanlarla çarpışmasını kaybetmiş.
Kaplanlar cangılda, aslanlar savanada yaşar.
Aslanlar yiyecek almak için birbirleri ile dövüştüler.
Sırtlanlar, on kilometre öteden bile aslanlara kulak misafiri olabilir.
Aslanlar, kurtlar, filler ve atların hepsi hayvandırlar.
Tek tehdit vampirler de değildir. Burada denizaslanları da yaşar.
Bir aslan kesinlikle tek sırtlandan çok daha güçlüdür ancak orada aslanların üç katı kadar fazla sırtlan vardı.