Examples of using "Gentille" in a sentence and their turkish translations:
Uslu kız!
- O kibardır.
- Naziktir.
O iyi mi?
O nazikr bir kız.
O, yeterince nazikti.
O hoş bir insan.
Bana karşı nazikti.
- Kibar ol.
- Nazik ol.
Nasıl bir insan bunu yapar ki?
Bayan Young çok nazik.
Güzel bir kadın naziktir.
Sanırım o kibardır.
O gerçekten güzel bir kız.
- Bob sevimli bir kişidir.
- Bob kibar bir kişidir.
- Bob nazik bir insandır.
Güzel bir ailen var.
O ona karşı naziktir.
O, ona karşı kibar değildir. Aslında, o kimseye karşı kibar değildir.
O, bize karşı çok kibar.
O güzel.
Seni güzel bir kızla tanıştıracağım.
O, naziktir.
Sen naziksin.
İyi olacağım.
O, hayvanlarla iyi.
O, ona karşı nazik değildir.
O, yaşlı insanlara karşı naziktir.
Kız kardeşim çocuklara karşı iyi kalplidir.
O herkese karşı kibardı.
O hemşire çok nazik ve kibardır.
O, her zaman herkese karşı naziktir.
Ya geçmişte iyi biri olamamışsam?
Mary, hem akıllı hem de nazik.
Komşum güzel.
O çok güzel bir kız.
- O kibardır.
- O, naziktir.
- Naziktir.
- Bildiğim kadarıyla, o nazik bir kız.
- Bildiğim kadarıyla kendisi yardımsever bir kız.
Bize onun nazik olduğunu söyledin ve o gerçekten öyle.
Çok tatlısın.
O sadece kibar değil ayrıca dürüst.
Çok kibar olmayı bırak.
Dünyadaki en nazik kadın olduğunu söylüyorlar.
Ona nazik davranın.
Dorenda gerçekten iyi bir kız. Kurabiyelerini benimle paylaşıyor.
O sadece güzel değil fakat aynı zamanda herkese karşı nazik de.
Jane yeni kıza hoş görünmek için tarzının dışına çıktı.
o kadar iyi biriyim ki herkesle geçinebiliyorum,
Yaşlı hanımefendi bana istasyona giden yolu gösterecek kadar kibardı.
Her zaman çok naziktin.
Bana karşı çok kibar olmayı bırak.
Niçin bana bu kadar kibarsın?
O zaman o onunla samimi değildi.
O gerçekten güzel bir kişidir.
Siz hem güzel hem de naziksiniz.
Çok kibarsın.
Bana karşı çok naziktin.
Bana karşı çok naziksiniz.
Herkes senin kadar nazik değil.
Sen bana karşı çok fazla naziksin.