Examples of using "Déjeune" in a sentence and their turkish translations:
O öğle yemeği yiyor.
Öğle yemeği yiyorum.
Ben genellikle yalnız başıma yemek yerim.
Bir öğle yemeği yemeli miyiz?
Öğle yemeğini evde yedi.
Öğle yemeğindeyim.
Ben öğle yemeğini öğleyin yerim.
O öğle yemeğini bir kafeteryada yer.
- Her sabah kahvaltı yaparım.
- Ben her sabah kahvaltı yaparım.
Öğle yemeği için ne yiyeceğiz?
Bugün erkek kardeşimle öğle yemeği yiyorum.
Öğleyin arkadaşlarımla birlikte öğle yemeği yerim.
O burada zaman zaman öğle yemeği yer.
Ben çoğu zaman orada kahvaltı ederim.
Tom'un hâlâ öğle yemeği yeyip yemediğini merak ediyorum.
Tom öğle yemeği yiyor.
Tom genellikle eşiyle öğle yemeği yemez.
O, çalıştığı ofis yakınında öğle yemeği yer.
Vay canına! Bu nedir, bensiz öğle yemeği yiyorsun!
Her gün aynı saatte öğle yemeği yerim.
Burada haftada iki veya üç kez öğle yemeği yerim.
Genellikle Tom'la haftada iki ya da üç kez öğle yemeği yiyorum.
"İsviçre'de havalı bir otelde kahvaltıdayım ve masadan
Normalde burada kahvaltı ederim.
Kahvaltı yiyorum.
O, şimdi öğle yemeği yiyor.
O şimdi öğle yemeği yiyor.