Examples of using "Cherchent" in a sentence and their turkish translations:
Onlar Tom'u arıyorlar.
Onlar bir günah keçisi arıyorlar.
Bu onların aradığı şey.
Bir çözüm arıyorlar.
bir şey için aslında çaba gösterdiklerini
Tom ve Mary, John'u arıyorlar.
Paleontologlar fosil arıyorlar.
Yaşamak için bir ev arıyorlar.
İnsanlar farklılık yaratmayı önemser.
"Kadınlar erkeklerde ne arar?" diye sordum.
- Onlar seni arıyorlar.
- Onlar sizi arıyorlar.
- Sizi arıyorlar.
ve araç filosunun tamamını karbondan arındırmak istiyorlar.
Diğer yandan finansman arayan sanatçılar
Onlar seni arıyorlar.
Erkeklerle eşit olmaya çalışan kadınlar hırstan yoksundur.
İnsanlar şehrin sıcağından kaçış arıyorlar.
sınırlarımızda yardım arayan mülteciler olmak üzere
Elektrik enerjisi şirketleri kömür kullanımlarını azaltmaya çalışıyor.
Çocuklar mantar arıyorlar ve onları eve geri getiriyorlar.
Bir çözüm arıyorlar.
Şans onu arayanlara gelir.
Bu yüzden erkekler gerçekten sadece anneleri gibi kadınlarla evlenmek ister.
Fakat bu soluk ışık yerde yemek arayan hayvanlara pek fayda etmez.
Vampir yarasalar en çok en kara gecelerde harekete geçer. Karanlıkta kan peşindedirler.