Examples of using "Bol" in a sentence and their turkish translations:
Ondan usandım.
Ben bir kase ve bir kaşık kullanıyorum.
O, sütü bir kaseye döktü.
Tom kaseye biraz tahıl döktü.
Toplantılardan bıktım.
Çorba için derin bir kasen var mı?
- Bundan bıktım.
- Bıktım bundan.
- Bundan gına geldi.
Tom, kaseyi mikrodalgaya koy.
Her sabah bir kase tahıl yerim.
Cam kase minik parçalara ayrıldı.
Ben şanslıydım.
Tom kedisi için tasa süt döktü.
Dışarı çıkıp temiz hava almak istedim.
Çorba için bir kasen var mı?
Bundan bıktım.
Ben cadde trafiğinin sürekli gürültüsünden bıktım.
Tom kedileri için bir kaseye biraz süt döktü.
Bir kapta şeker ve mısır nişastasını çırpın. Bir kenara koyun.
Dışarı çıkıp temiz hava almaya gerçekten ihtiyacım var.
Bu aslında kötü bir fikir değildi, sadece şanssızdık.
Onun şikâyetlerini dinlemekten usandım.
Tom temiz hava almak için dışarı çıktı.
Masanın üstünde duran sepetteki meyveyi yeme. Plastik.
Politikacılar arasındaki tüm küçük çekişmelerden bıktım.
Bu sıcaklardan gerçekten bıktım.
Yeter artık!
Bana her zaman öğüt vermesinden bıktım.