Examples of using "Väliin" in a sentence and their turkish translations:
Sık sık kahvaltıyı atlarım.
Tom genellikle öğün atlar.
ıstakozla benim arama girmek için beni yanaştırdı.
O, başparmak ve işaret parmağıyla kelebeği yakaladı.
Tom çok soğuk olduğu için sabah yüzmesinden vazgeçmek zorunda kaldı.
Hayatta kalmak için protein kaynaklarını hiç pas geçmemeyi erkenden öğrendim.
Tom o kadar meşguldü ki öğle yemeğini atladı.
Şimdi ne kaçırdım?