Examples of using "Pennut" in a sentence and their turkish translations:
Erkek, yavruları bulursa...
Genç yavrular başlarına bela almış.
İki yaşındaki yavrular tam erişkinliğe yakın.
Yavrular tam erişkinliğe yaklaşmış olsalar da
Bu yavrular bir haftaya kalmadan annelerinden ayrılacak.
Bu durumda tüm yavrular tehlikeye açık.
Yavruları da pek bir şey avlayacakmış gibi değil.
Yavrular, antilopları korkutup kaçırıyor. Doğruca dişiye geliyorlar.
Yavruları üç kilometre uzakta. Büyük erkek de hâlâ bölgede.