Examples of using "Kuukauden" in a sentence and their turkish translations:
Bir ay içine görüşürüz.
Planlandığı gibi, üç aylık bir süre zarfında...
Üçte biri, bir ayını doldurmadan ölecek.
Yemek için iki ay beklemek lazım.
Üç ay içinde evleniyoruz.
Mary'nin bebeği bir aydan daha küçük.
Lütfen iki aylık kira depozitosu öde.
Bir ay boyunca aynı şapkayı giydi.
Tom birkaç ay boyunca Avustralya'da dolaştı.
Onlar neredeyse bir aydır malzemeden yoksun.
Tom ve Mary üç ay için rehine olarak tutuldular.
Bir ay boyunca Londra'da kaldı.
Mary birkaç ay manastırda yaşadı.