Examples of using "Kunpa" in a sentence and their turkish translations:
Keşke şaka yapıyor olsam.
- Keşke benimle olsanız.
- Keşke benimle olsan.
Keşke seninle olsam.
Keşke kalıyor olsan.
Kuzey Işıklarını görmek istiyorum.
Keşke ölmüş olsam!
Keşke Japonya'ya gidebilsem.
Keşke önce arasaydın.
Keşke biraz daha spontan olsam.
- Keşke senin yanında olsam!
- Keşke yanıbaşında olsaydım.
- Keşke evlenmeseydim.
- Keşke evli olmasaydım.
- Keşke evli olmasam.
Keşke uyarılarını dinleseydim.
Keşke şaka yapıyor olsaydım.
Keşke öyle boyayabilsem.
Keşke seninle orada olsam.
Keşke bizim de bir arabamız olsaydı!
Keşke senin evine yakın yaşayabilsem.
Keşke Fransızca konuşabilseydim.
Keşke daha uzun boylu olsam.
Keşke tek bir çocuk olsam.
Keşke Kanadalı doğsaydım.
Keşke tekrar bir bebek olsam.
Keşke DVD'ye nasıl kayıt yapılacağını bilebilsem.
- Keşke burada olsan.
- Keşke yanımda olabilseydin.
Keşke Fransızca konuşsan.
Keşke kalabilseniz.
Keşke bizimle gelseydin.
Keşke Tom'a inanmasaydım.
Keşke benimle gelebilseydin.
Keşke Fransızca konuşabilsem.
Keşke seninle birlikte partiye gelebilsem.
Keşke seni görebilsem.
Keşke sana yardım edebilsem.
Keşke Tom bizden tavsiye isteseydi.
Keşke ben sizin kadar akıllı olsam.
Keşke sınıfımız klimalı olsa.
Keşke üç saat önce burada olsaydım.
Keşke sana söyleyebilsem.
Keşke bir arabamız olsa.
Keşke Tom'a geldiğimizi bildirebilsem.
Keşke o, o aptal müziği çalmayı durdursa.
Keşke orada olsaydın.
Keşke Tom'un söylediği her şey bir yalan olsa.
Keşke bir arabam olsa.
Keşke senin kadar akıcı İngilizce konuşabilsem.
Keşke ne olduğundan Tom'a bahsetmeseydim.
Keşke Tom'un yaptığını yapabilseydim.
Keşke Tom'u kalması için nasıl ikna edebileceğimi çözebilsem.
Keşke Fransızca konuşabilsem.
Keşke bir kameram olsa.
Keşke senin konuştuğunun yarısı kadar iyi Fransızca konuşabilsem.
Keşke işler normale geri dönebilse.
Keşke Tom'u görebilseydim.
Bunu bitirmek için sadece biraz daha zamanım olmasını diliyorum.
Yaz tatilinin başlamasını bekleyemem.
Keşke çok param olsa.
Keşke onunla evlenseydim.
Keşke o bu kadar pahalı olmasa.
Keşke çalışmak zorunda olmasam.
Çok iyi Fransızca konuşuyorsun. Keşke ben de senin kadar iyi konuşabilsem.