Translation of "Jumalan" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Jumalan" in a sentence and their turkish translations:

Tapoin jumalan.

Bir tanrı öldürdüm.

Jumalan avulla selviämme!

Biz Tanrı'nın yardımıyla hayatta kalacağız!

- Pesto on Jumalan lahja kansalle.
- Pesto on Jumalan lahja ihmisille.

Pesto Tanrı'nın dünyaya armağanıdır.

En usko Jumalan olemassaoloon.

Allahın'ın varlığına inanmıyorum.

Meidät luotiin Jumalan kuvaksi.

Biz Tanrı'nın suretinde yaratıldık.

Jumalan silmä valvoo pienokaisia.

Allah'ın gözü küçük olanlar koruyor.

Jumalan voi löytää mistä tahansa.

Tanrı her yerde bulunabilir.

Joka olio on Jumalan sana.

- Her yaratık, Tanrı'nın bir sözüdür.
- Her mahlukat, Allah'ın bir ayetidir.

Kristinuskossa Jeesuksen uskotaan olevan Jumalan poika.

Hristiyanlıkta İsa'nın, Tanrı'nın oğlu olduğuna inanılır.

Jumalan kiitos se päivä on ohi.

- Tanrı'ya şükür, gün sona erdi.
- Allah'a şükür, o gün sona erdi.

- Jumala siunatkoot Tatoebaa!
- Jumalan siunausta Tatoeballe!

Tanrı Tatoeba'yı korusun.

Hän luulee olevansa Jumalan lahja maailman naisille.

O, kendini Tanrı'nın kadınlara lutfü olarak düşünüyor.

Hän asuu yksinään täällä Jumalan selän takana.

O, bu ıssız yerde tek başına taşıyor.

- En usko Jumalan olemassaoloon.
- En usko, että Jumala on olemassa.

Tanrı'nın var olduğuna inanmıyorum.

Jos meidän maailmassamme ei ole Jumalaa, niin luon sitten Jumalan omin käsin.

Tanrı dünyamızda yoksa, öyleyse Tanrı'yı kendi ellerimle yaratacağım.

En voi todistaa Jumalan luoneen ihmistä, mutta tiedän ihmisen luovan jumalia koko ajan.

Tanrı'nın insanı yarattığına ilişkin hiçbir kanıtım yok ama insanların her zaman tanrılar yarattıklarını biliyorum.