Examples of using "Jään" in a sentence and their turkish translations:
Burada kalıyorum.
Ben kalıyorum.
Ben kısa bir süre için burada kalacağım.
Belki kalırım.
Evde kalacağım.
Bir sonraki durakta inmek istiyorum.
Öbür güne kadar burada kalacağım.
- Burada kısa bir süre için kalacağım.
- Kısa bir süre burada kalacağım.
Tamam, burada yapılacaklar için iki seçeneğimiz var.
Ben hayatta kalacağım.
Yağmur yağarsa evde kalacağım.
Burada kalıp Tom'a yardım edeceğim.
Kalıyor olacağım.
Köprünün buzunu tuzla çözdüler.
Evde kalacağım.
Burada kalacağım.
Lütfen kalmama izin verin.
Deneyerek, ölçerek, emin olarak.
Deneyerek, ölçerek, emin olarak.
Bu başınıza gelirse ve buzun içine düşer,
Havuzda biraz daha kalacağım.
O kadar çok işim var ki, bir saat daha kalacağım.
Kutup ayıları muazzam güçlerini kullanarak yüzeyde delik açabilir. Fakat avların en az üçte ikisi hüsranla sonuçlanır.
Yalnız gitmektense evde kalmayı tercih ederim.