Examples of using "Wrist" in a sentence and their turkish translations:
Bileğim acıyor.
- Tom bileğini kırdı.
- Tom bileğini kırmış.
Tom bileğini burktu.
Tom Mary'nin bileğini yakaladı.
Bileğimi burktum.
Bileğim kırıldı.
Tom'un yaralı bir bileği var.
Tom sol bileğini kırdı.
Ona bir kol saati aldım.
Bu bileziği bileğine tak.
Erkek arkadaşım bir bilek bandı takıyor.
Bileğini nasıl burktun?
Tom pazartesi günü bileğini incitti.
Pazartesi günü bileğini incitti.
Tom Mary'yi bileğinden yakaladı.
Düştüm ve bileğimi yaraladım.
Mary bileziğini bileğinden çıkardı.
O adam genç kızın bileğini yakaladı.
Polis beni bileğimden yakaladı.
Bileğini nasıl burktun, Tom?
Tom'un bileğinde bir dövme var.
Tom balonu Mary'nin bileğine bağladı.
Tom saati kolundan çıkardı.
Tom 20 Ekim'de bileğini burktu.
Adam kızı bileğinden yakaladı.
Üzerine düştüğümde bileğimi kırdım.
Doktora bileğini baktırmalısın.
Onun bütün aldığı bileğinde bir tokattı.
Onlar onu onun kol saati ile kimliğini saptayabildiler.
Düştüğüm anda bileğimi kırdığımı biliyordum.
Elimi, bileğimi, kolumun ön kısmını ve dirseğimi incittim.
Ne zaman onların kol saatinde bir cep telefonuyla çıkacaklarını merak ediyorum.
Bileğim ve ön kolum acıyor. Bence karpal tünel sendromunun acısını çekiyor olabilirim.
Ona bir saat aldım.
Bu saat tamir edilmeli.