Translation of "Vinegar" in Turkish

Vinegar is an acid.

Sirke, asittir.

Vinegar has a sharp taste.

Sirkenin keskin bir tadı vardır.

French fries without vinegar, please.

Sirkesiz patates kızartması, lütfen.

We need to buy vinegar.

Sirke almamız gerekiyor.

Please bring me vinegar and oil.

Lütfen bana sirke ve yağ getir.

Use lemon juice instead of vinegar.

Sirke yerine limon suyu kullan.

Bring me vinegar and oil, please.

Bana sirke ve yağ getirin lütfen.

The vinegar is in the fridge.

- Sirke buzdolabında.
- Sirke dolapta.

Bring me the vinegar and oil, please.

Bana sirke ve yağ getir lütfen.

At this property, they make excellent vinegar.

Bu mülkte mükemmel sirke yapıyorlar.

Tom bought a bottle of balsamic vinegar in Modena.

Tom Modena'da bir şişe kokulu sirke aldı.

You catch more flies with honey than you do with vinegar.

Balla sirkeyle yakaladığından daha çok sinek yakalarsın.

- Sweet words bring the snake out of its hole.
- You catch more flies with honey than with vinegar.

- Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.
- Balla sirkeyle yakaladığından daha çok sinek yakalarsın.