Examples of using "Typical" in a sentence and their turkish translations:
Bu tipik.
Bu tipik.
O tipik bir işkolik.
Tipik kız konuşması!
Onlar tipik gençler.
Çok tipik.
O, oldukça tipik.
Onlar tipik genç insanlar.
Bu hiç tipik değil.
O tipik bir işkolik.
- Bu çok normal.
- Bu çok tipik.
Pazartesi sabahı her zamanki gibiydi.
O tipik bir taverna.
Tom tipik bir İngiliz.
Tom tipik bir Kanadalı.
Tom sizin tipik borsacınız değil.
Bu tipik bir blog.
O tipik bir Japon insanı.
Tom tipik bir ergen.
Tom tipik bürokratınız değildir.
Tom tipik idareciniz değil.
Tom senin tipik papazın değil.
Tom tipik bir gazeteci.
Tom tipik bir işkoliktir.
Tom tipik bir genç.
Tom tipik bir gençti.
Tom klişe bir Amerikalı.
O, tipik bir Gotik Kilisesidir.
Fikir ona özgüdür.
Tipik bir İngiliz akşam yemeği nedir?
Wombat, Avustralyalı tipik bir hayvandır.
Tapas tipik bir İspanyol yemeğidir.
Bu yılın havası çok tipik değil.
Bu senin için çok tipik.
Bu sadece onun tipik bir örneğidir.
Tom tipik bir Kanadalı adam.
Ben tipik bir Lojban kullanıcısıyım.
Onun tipik bir İskoç aksanı var.
Tom, tipik bir Kanadalı çocuk.
Tom tipik bir genç çocuk.
Tom tipik bir genç çocuktu.
Mary tipik bir Kanada kadını.
- O tipik bir Japon insanı.
- O tipik bir Japon.
O tipik bir Teksaslı şivesi ile konuştu.
Bugün sadece başka tipik yoğun bir gün.
Tom tipik bir lise öğrencisi.
Bu politikacı, tipik bir şampanya sosyalistidir.
Almanların tipik birası pilsenerdir.
Bu senin her zamanki hâlin Tom.
Tom tipik bir lise öğrencisiydi.
Onun böyle konuşması çok normal.
Ney'in kısıtlama eksikliğinin tipik bir örneğiydi.
Pirinç, erişte ve patates tipik yan yemeklerdir.
Fenomen modern çağımızın tipik bir örneğidir.
Tipik bir Amerikalı genç gibi görünüyor.
Tom tipik bir üniversite profesörü gibi davranmaz.
O, tipik bir Japon sitili evde yaşadı.
Tom tam tipik bir on üç yaşında.
Tipik bir alarm sistemi ne kadardır?
Tom sadece tipik bir on üç yaşında.
Geç gelmek onun huyuydu.
Tipik bir EMDR oturumunda
Onları her zamanki havalı tarzımda getireceğim.
ABD örnek bir demokrasi ülkesi.
Tipik bir şehirde çok gürültü vardır.
Fadıl tipik bir lise son sınıf öğrencisi olarak görünüyordu.
Ve bu sizin tipik 28-30 gün programınız değil,
Standart şehir mahkemesiydi, adaletin döner kapısıyla
Bu binanın mimarisi dönemin tipik bir örneğidir.
Tipik 28-30 günlük programa katıldı
Gökyüzü karanlık ve gri - Tipik bir yağışlı mevsim havası.
Tipik bir omurgalı gibi insan iki çift uzuva sahiptir.
Niçoise salatası Nice yakınlarındaki bölgenin tipik bir yemeğidir.
Ben onu korkuttuktan sonra arkadaşım bana tipik bir tepki verdi.
Tipik Bavyera kahvaltısı beyaz sosis, buğday birası ve tuzlu krakerden oluşmaktadır.
Bu yılın havası oldukça sıradışıdır.
Bizim örneğimiz 605 kişilik standart güçte sefer taburu.
- Bu tipik bir kaybedenin cümlesidir.
- Bu tipik bir eziğin cümlesidir.
Sözcükleri arayabilir ve çevirileri alabilirsiniz. Ama o, tam olarak tipik bir sözlük değildir.
Tatoeba kullanıcıları dört İdeal tipik gruba ayrılabilir: okuyucular, yazarlar, çevirmenler ve düzeltmenler.
Yüksek düzeydekilerin emirlerine itaat ederken zihinsel gücüm askıya alınmış canlandırmada kaldı. Bu, orduda herkeste karakteristiktir.
"O bütün gün aramadı, ve akşamleyin eve geç geldiğinde, o onu yalnız bırakmamı istedi." "Tom ne tipik."
- Tipik bir baykuş ve kukumav arasındaki fark nedir?
- Tipik bir baykuş ve peçeli baykuş arasındaki fark nedir?