Examples of using "Talks" in a sentence and their turkish translations:
yavaş konuşmak.
- Para konuşur.
- Parası olan konuşur.
Tom herkesle konuşur.
O, iyi konuşur.
Tom hızlı konuşur.
Tom çabuk konuşur.
Tom komik konuşur.
Tom sert konuşur.
O hızlı konuşur.
John büyük konuşur.
O iyi konuşur.
- Tom büyük konuşur.
- Tom mangalda kül bırakmaz.
Tom neredeyse hiç konuşmaz.
O iyi konuşur.
Neredeyse hiç konuşmuyor.
O onun hakkında alay ederek konuşuyor.
Benimle hiç konuşmaz.
- Meg çok fazla konuşuyor.
- Meg çok fazla konuşur.
O çok neşeyle konuşur.
O çok hızlı konuşur.
Tom şüphesiz büyük konuşur.
Meg çok konuşur.
Paul çok konuşur.
O çok konuşur.
O çok fazla konuşuyor.
O çok konuşur.
Tom çok fazla konuşur.
Tom çok hızlı konuşur.
Tom çok konuşur.
Herkes onun hakkında konuşur.
Hiç kimse Tom hakkında konuşmaz.
Hiç kimse senin hakkında konuşmuyor.
Hiç kimse bizden bahsetmiyor.
Hiç kimse onlar hakkında konuşmuyor.
Hiç kimse benim hakkımda konuşmuyor.
Kimse onunla ilgili konuşmuyor.
Kimse onun hakkında konuşmuyor.
O durmadan konuşur.
O çok yüksek sesle konuşur.
Fadıl çok fazla konuşuyor.
Tom her zaman hızlı konuşur.
- Tom bitkilerle konuşuyor.
- Tom çiçeklerle konuşur.
Sami İslam hakkında konuşuyor.
Tom çok hızlı konuşuyor.
O, çok konuşur.
O hızlı konuşur.
Tom asla çocukları hakkında konuşmaz.
İşiyle ilgili hiç konuşmaz.
Köpeğiyle çok konuşur.
- Para konuşur.
- Para kraldır.
Hiç kimse ülkem hakkında konuşmuyor.
Konuşmalar yakında başlaması gerekir.
Yarın müzakere edecekler.
Tom oldukça çok konuşur.
Tom asla paradan bahsetmez.
Tom sık sık senin hakkında konuşuyor.
Tom uykusunda konuşuyor.
Tom sadece benimle konuşur.
- Tom sadece Mary ile konuşuyor.
- Tom sadece Mary ile konuşur.
Tom hâlâ senden bahsediyor.
Tom'un, hakkında konuştuğu her şey bu.
Tom biriyle ender olarak konuşur.
Erkek kardeşim çok fazla konuşur.
O, onunla asla konuşmaz.
Tom Meryem'le hiç konuşmaz.
Tom kendi hakkında nadir konuşur.
Tom kendisi hakkında nadiren konuşur.
Tom sık sık kendi kendine konuşur.
Tom her zaman kendinden bahseder.
Tom konuştuğunda insanlar dinler.
Artık hiç kimse benimle konuşmuyor.
Neredeyse hiç konuşmuyor.
Hiç kimse onun hakkında konuşmuyor.
Artık hiç kimse Tom'dan bahsetmiyor.
Artık hiç kimse Tom'la konuşmuyor.
Artık hiç kimse Mary ile konuşmuyor.
Tom sık sık golf hakkında konuşur.
O adam bazen saçma konuşur.
Tom sık sık Mary ile konuşur.
Tom kesinlikle çok konuşur.
Barış görüşmeleri yine başarısız oldu.
Tom çok emin konuşur.
Tom sık sık Mary hakkında konuşur.
Kimse benimle konuşmaz.
Mary psikiyatristiyle konuşur.
Tom bunun hakkında asla konuşmaz.
Tom hep senden bahsediyor.
Sami aksanlı biçimde konuşuyor.
Tom çalışması hakkında konuşuyor.
Tom her zaman iş hakkında konuşur.
Benimle hiç konuşmaz.
Tom'un konuşma tarzını seviyorum.
Herkes virüsten ve ölümden bahsediyor. Hiç açlıktan ve kıtlıktan bahseden yok.
Her zaman senin hakkında konuşur.
bu tarz TED konuşmalarında,
Kimse bundan bahsetmiyor.