Examples of using "Swallowed" in a sentence and their turkish translations:
Tom sakızını yuttu.
Bir böcek yuttum.
O bir bozuk para yuttu.
Ben gururumu yuttum.
Tom gururunu yuttu.
Tom onu ezberledi.
Tom hapı yuttu.
O bir bozuk para yuttu.
Hapı yuttum.
Yılan bir kurbağayı yuttu.
O, yanlışlıkla deterjan yuttu.
Yoğun bulutlar uçağı yuttu.
Tom yanlışlıkla bozuk para yuttu.
- ATM, kartımı yuttu.
- Bakamatik, kartımı yuttu.
Leyla kurbağa canlı canlı yuttu.
ATM, kredi kartını yuttu.
O, uçurum tarafından yutuldu.
Tabletler su ile yutulur.
Dalgalar tekneyi yuttu.
Yılan köpeği bütünüyle yuttu.
Besin yutulmadan önce çiğnemeli.
Hiç kayısı çekirdeği yuttun mu?
ATM benim banka kartımı yuttu.
Bebek muhtemelen emziği yuttu.
Tom'un evi bir düden tarafından yutuldu.
Terk edilmiş şehir, orman tarafından yutuldu.
Ben ilk kez bir şeftali çekirdeği yutuyorum.
O açlıktan öldüğü için bir parça tost yedi.
Tom şişeden bir hap aldı ve onu içti.
O, yanlışlıkla deterjan içti.
"Hayır, bunda kaybolmayacaksın.
2017 yılının ilk 9 ayında yaklaşık 4 milyar dolarlık yutuldu
Sami düzinelerce hap ve bir şişe tekila yuttu.
Ulusal Corvette Müzesi altında bir subatan oluştu ve sekiz arabayı yuttu.
Tom dört yanlış PIN numarasını girdikten sonra ATM onun kartını yuttu.
Şarkı söylerken yüzümü yıkarken bir sabun köpüğü yuttum.
Dedemin takma dişlerini yutan köpekbalığını bulmamda bana yardımcı olur musun?
İskenderiye, Cidde ve Dubai gibi şehirler suyla yutulacak
Bazıları teknenin kaybolduğunu söyler, başkaları ise onun bir balina tarafından yutulduğunu söyler.
- Bir sinek yuttum.
- Sinek yuttum.
Tehlikeli bir madde yuttuğun zaman, yapman gereken şey ne yuttuğuna bağlıdır.
Amazon ile yaptık), 2010'dan kamuya açıldığında şirket yuttu diyebiliriz