Translation of "Smartphone" in Turkish

My smartphone is stupid.

Akıllı telefonum aptaldır.

It's a very expensive smartphone.

Çok pahalı bir akıllı telefon.

Do you have a smartphone?

Akıllı telefonun var mı?

I want a new smartphone!

Yeni bir akıllı telefon istiyorum!

Tom whipped out his smartphone.

Tom akıllı telefonunu çıkardı.

Tom dropped his new smartphone.

Tom yeni akıllı telefonunu düşürdü.

Tom broke his new smartphone.

Tom yeni akıllı telefonunu kırdı.

Tom doesn't have a smartphone.

Tom'un bir akıllı telefonu yok.

I don't have a smartphone.

Benim bir akıllı telefonum yok.

Sami played a smartphone game.

Sami bir akıllı telefon oyunu oynuyordu.

He broke his new smartphone.

Yeni akıllı telefonunu kırdı.

A smartphone, a tablet, a computer.

akıllı telefon, tablet veya bilgisayar.

How much does this smartphone cost?

Bu akıllı telefonun fiyatı nedir?

I still don't have a smartphone.

Hâlâ bir akıllı telefonum yok.

Tom is always using his smartphone.

- Tom hep telefonuyla oynuyor.
- Tom'un elinden telefonu düşmüyor hiç.

A perfect fit for the smartphone generation --

akıllı telefon nesli için son derece uygun;

I bought a smartphone for my wife.

Karım için bir akıllı telefon aldım.

Tom wants to buy a new smartphone.

- Tom yeni bir akıllı telefon satın almak istiyor.
- Tom yeni bir akıllı telefon almak istiyor.

How often do you check your smartphone?

Akıllı telefonunuzu hangi sıklıkla kontrol ediyorsunuz?

Tom wanted to buy a new smartphone.

Tom yeni bir akıllı telefon satın almak istedi.

Sami played a game on his smartphone.

Sami akıllı telefonunda bir oyun oynadı.

Tom took a selfie with his smartphone.

Tom telefonuyla selfie çekti.

What the smartphone has done for social media.

bilim için henüz yapmaya başladı.

I'm still not used to my new smartphone!

Yeni akıllı telefonuma hala alışık değilim!

If a smartphone breaks, it cannot be repaired.

Bir akıllı telefon kırılırsa tamir edilemez.

Tom took a picture of the blackboard with his smartphone.

Tom akıllı telefonu ile tahtanını bir resmini çekti.

I don't have enough money to buy the latest smartphone.

En sonki akıllı telefonu satın almak için yeterli param yok.

How often do you use the camera on your smartphone?

Akıllı telefonunuzdaki kamerayı ne sıklıkla kullanıyorsunuz?

Mary used her smartphone as a mirror to touch-up her makeup.

Meryem makyajını yenilemek için akıllı telefonunu ayna olarak kullandı.

The privacy settings on your smartphone allow this application to track your whereabouts.

Akıllı telefonunuzun gizlilik ayarları bu uygulamanın konumunuzu takip etmesine izin veriyor.

Tom's new smartphone is really big. It doesn't even look like a phone anymore.

Tom'un yeni akıllı telefonu gerçekten büyük. Artık bir telefona bile benzemiyor.

Since you have a smartphone now, you can chat with me on Facebook any time.

Mademki artık bir akıllı telefonun var, istediğin zaman benimle facebook'ta sohbet edebilirsin.

After Tom's dog ate a candy bar, Tom used his smartphone to calculate the level of chocolate poisoning.

Tom'un köpeği şeker çubuğunu yedikten sonra, Tom çikolata zehirlenmesinin seviyesini hesaplamak için akıllı telefonunu kullandı.

- Do you have a cellphone?
- Have you got a mobile phone?
- Do you have a mobile phone?
- Do you have a cell phone?
- Do you have a smartphone?

Senin cep telefonun var mı?