Translation of "Scratch" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "Scratch" in a sentence and their turkish translations:

- You scratch my back and I'll scratch yours.
- You scratch my back, I'll scratch yours.

Al gülüm, ver gülüm.

- If you scratch my back, I'll scratch yours.
- I'll scratch your back if you scratch mine.

- Sen beni kollarsan ben de seni kollarım.
- Sen beni kolla ben de sen, kollayayım.
- Al gülüm ver gülüm.

Scratch my back and I'll scratch yours.

Sen beni kolla ben de seni kollayayım.

- You scratch my back and I'll scratch yours.
- You scratch my back, I'll scratch yours.
- It's a quid pro quo.

Al gülüm, ver gülüm.

What's that scratch?

O çizik nedir?

Scratch that idea.

- O fikri unut.
- Salla o fikri.

It's only a scratch.

Sadece bir çizik.

Don't scratch the sores.

Yaraları kaşımayın.

We started from scratch.

Sıfırdan başladık.

We'll start from scratch.

İşe sıfırdan başlayacağız.

It's just a scratch.

Bu sadece bir sıyrık.

Steve Jobs starting from scratch

Sıfırdan başlayan Steve Jobs

I made it from scratch.

Ben buna en baştan başladım.

It's just a scratch, OK?

Bu sadece bir sıyrık, değil mi?

Can you scratch my back?

Sırtımı kaşıyabilir misin?

I don't scratch their backs.

- Ben onların sırtını kaşımam.
- Ben onlara yağ çekmem.

Scratch me off the list!

Beni listeden çıkarın!

I want to scratch my nose.

Burnumu kaşımak istiyorum.

They had to start from scratch.

Onlar sıfırdan başlamak zorunda kaldı.

We need to start from scratch.

En baştan başlamamız gerekiyor.

Dan created his company from scratch.

Dan şirketini sıfırdan yarattı.

Nervous people will scratch their heads.

Sinirli insanlar başlarını kaşırlar.

We're going to start from scratch.

En baştan başlayacağız.

Tom had to start from scratch.

Tom sıfırdan başlamak zorunda kaldı.

Tom wants to start from scratch.

Tom sıfırdan başlamak istiyor.

- Scratch a Russian and find a Tartar.
- Scratch a Russian and you'll find a Tatar.

- Bir Rus'u çizersen altında bir Tatar çıkar.
- Bir Rus'u çiz ve bir Tatar bul.
- Hangi Rus'u kazısan altından Tatar çıkar.

The cat started to scratch the carpet.

Kedi halıyı tırmalamaya başladı.

Be careful not to scratch the furniture.

Mobilyayı çizmemek için dikkatli olun.

Tom didn't have a scratch on him.

Tom'un üzerinde bir çizik yoktu.

The doctor said you shouldn't scratch your wounds.

Doktor sana yaralarını kaşımaman gerektiğini söyledi.

You should try not to scratch insect bites.

Böcek ısırıklarını kaşımamaya çalışmalısınız.

Bears often scratch their backs on tree trunks.

Ayılar genellikle sırtlarını ağaç gövdelerinde kaşırlar.

Is that once you start to scratch the surface,

toprağı kazmaya başladıktan sonra

The cat will scratch you if you provoke it.

Onu kuşkırtırsan kedi seni tırmalar.

You should try not to scratch your insect bites.

Böcek ısırıklarını kaşımaya çalışmaman gerekir.

I asked him if he would scratch my back.

Ona sırtımı kaşıyıp kaşımayacağını sordum.

You should try not to scratch your mosquito bites.

Sivrisinek ısırıklarını kaşımaya çalışmamalısın.

Perform an experiment in creating a country from scratch.

Sıfırdan bir ülke yaratmada bir deney gerçekleştirin.

My cat purrs when I scratch behind his ears.

Kulağının arkasını kaşıdığımda,kedim mırıldanır.

There's a scratch here. Could you give me a discount?

Burada çizik var. İndirim verebilir misiniz?

Tom bent down to scratch the dog behind the ear.

Tom köpeğini kulağının arkasından kaşımak için eğildi.

I don't care how much it itches. Don't scratch it.

Ne kadar kaşındığı umurumda değil. Onu kaşıma.

Bears often scratch their backs on the bark of trees.

Ayılar sık ​​sık sırtlarını ağaçların kabuğunda kaşırlar.

If you anger the cat, it will certainly scratch you.

Kediyi kızdırırsan o seni kesinlikle tırmalar.

My cat likes it when I scratch her behind the ears.

Kulaklarının arkasını kaşıdığımda kedim bundan hoşlanıyor.

- Tom got Mary to scratch the part of his back he couldn't reach.
- Tom got Mary to scratch the part of his back that he couldn't reach.

Tom, sırtında kendi ulaşamadığı yeri Meryem'e kaşıttı.

- Let's start from the beginning.
- We'll start from the beginning.
- We'll start from scratch.

En başından başlayalım.

Since you made a mistake in your project, you have to start over from scratch.

Projende hata yaptığından sıfırdan başlamak zorundasın.

Kouji was lucky; his traffic accident left only a minor scratch on the side of his car.

Kouji şanslıydı; onun trafik kazası yalnızca arabasının yanında küçük bir çizik bıraktı.

When you're preparing food for someone, please don't pick your nose, scratch your ass, or sneeze in your hands.

Eğer birisi için yemek hazırlıyorsan, lütfen burnunu çekme, kıçını kaşıma veya ellerine hapşırma.