Examples of using "Prison" in a sentence and their turkish translations:
Danimarka bir tane hapishaneye sahiptir.
Hapishane onu değiştirdi mi?
Danimarka bir hapishanedir.
Hapishane ile karşı karşıyayım.
Ben hapishanedeyim.
O hapiste.
O hapiste.
Hapishane hayatı eğlenceli değildir.
- Tom şimdi hapiste.
- Tom artık hapiste.
- Tom şu anda hapiste.
Üniversiteye gitmemek hapis demekti.
Yani cezaevindeler
Sonuçta cezaevi
Ve cezaevine getiriliyor
O, hapishaneden kaçtı.
Onlar hapishaneden kaçtı.
Danimarka'da bir tane hapishane vardır.
Ben hapse gidiyorum.
Cezaevi suçluları islah eder mi?
Hapse gidiyorsun.
O, hapishanede öldü.
- Hapishanedeyim.
- Cezaevindeyim.
Tom hapishaneden kaçtı.
Tom hapishaneye girdi.
Onlar hapishanede tanıştılar.
Herkes o cezaevinden korkar.
Tom'un yeri hapistir.
Hapishanede hayatta kalamadım.
Hapishane onu değiştirdi mi?
Cezaevi onları değiştirdi mi?
Hapisteydim.
Ben şimdi hapisteyim.
Şimdi cezaevindeyim.
Hapishaneye geri döndüm.
Ben bir hapishane gardiyanıyım.
- Sami'nin hapis cezası sona erdi.
- Sami'nin hapis süresi sona erdi.
Sami hapishanede öldü.
Sami hapishanede kaldı.
- Tom hapiste idi.
- Tom hapisteydi.
Hapishanede öleceksin.
Onu başka bir cezaevine gerçek bir cezaevine göndermek istedi
Tom hapishaneye geri döndü.
Tom hapiste otuz yıl geçirdi.
Şimdi hapisteyim.
kapalı kutu, hapishane olarak adlandırıyordu.
Onun kocası hapiste.
Tom hâlâ cezaevinde.
Suçlu hapishaneden kaçtı.
O hapseneye atıldı.
O, cezaevine gönderildi.
Tom hapisten çıktı.
Hapishane benim üniversitemdi.
Tom ceza evine gönderildi.
Tom hapse gitmiyor.
Tom hapishanede Mary'yi ziyaret etti.
Hapishane ağır biçimde korunuyor.
Tom'un hiç hapishane kaydı yok.
Sen hapishaneye geri gidiyorsun.
Tom'un hapis cezası askıya alındı.
Tom neden hapisteydi?
Tom hapse girebilirdi.
Tom bir hapishane gardiyanıydı.
Tom cezaevine konuldu.
İki suçlu hapishaneden kaçtı.
Dan cezaevinde Matt'le tanıştı.
Hırsızlar cezaevindeler.
Tom cezaevindeydi.
Tom müebbet yedi.
Tom hapishanede intihar etti.
Tom hapse girecek.
Tom cezaevine gitmeli.
Tom hapishaneyi boyladı.
Tom bir hapishane gardiyanı.
Tom hapishaneye gitmeyecek.
Sen neden hapisteydin?
Muhtemelen hapishanede öleceksin.
Tom'un babası hapiste.
Onlar hapse atıldılar.
O hapse mahkûm edildi.
Tom şu anda hapishanede değil.
Tom şu anda hapiste.
Onların hepsi hapse girecek.
Tom cezaevinde John'la tanıştı.
Tom hapishaneye geri döndü.
O bir esir kampı değildi.
Hapse girmeyi tercih ederim.
Fadıl hapishaneye geri döndü.
Hiç hapishanede bulunmadım.
Leyla tekrar cezaevine girdi.
Bu hapishane bir rezalettir.
Sami hapishaneye geri gitti.
Babam hapiste.
Sami, Leyla'yla hapiste evlendi.
Sami bunu hapishanede öğrendi.
Sami hapishaneden serbest bırakıldı.
Sami hapishanede ölecek.